Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (March 2006) > Dosya > Türkiye’nin nükleer enerji macerası
Dosya
Türkiye’nin nükleer enerji macerası
Ahmed Yüksel Özemre
2006 BA­ŞI iti­ba­riy­le 37 ül­ke­de, top­lam 368.386 MWe tu­ta­rın­da ku­ru­lu gü­ce sa­hip 441 adet nük­le­er san­tral elek­trik üret­mek­te, top­lam ku­ru­lu gü­cü 18.816 MWe olan 24 adet nük­le­er san­tral in­şa edil­mek­te ve ya­kın bir ge­le­cek­te top­lam ku­ru­lu gü­cü 42.707 MWe olan 41 nük­le­er san­tra­lin in­şa edil­me­si plan­lan­mış bu­lun­mak­ta­dır. Bu ha­liy­le, bu­gün dev­re­de bu­lu­nan nük­le­er san­tral­ler dün­ya elek­trik ener­ji­si üre­ti­mi­nin %17’si­ni sağ­la­mak­ta­dır. Çar­pı­cı bir ör­nek ol­ma­sı açı­sın­dan, pet­ro­le ba­ğım­lı elek­trik üre­ti­mi­ne sis­te­ma­tik ola­rak kar­şı çı­kan Fran­sa, ih­ti­ya­cı olan elek­trik ener­ji­si­nin %78’sini nük­le­er ener­ji ara­cı­lı­ğıy­la üret­mek­te­dir.
Ku­ru­lu gü­cü 1000 MWe olan bir nük­le­er san­tra­lin bir yıl­da üret­ti­ği elek­trik ener­ji­si­nin eş­de­ğe­ri 1,6 mil­yon ton pet­rol­dür. Bir nük­le­er san­tra­lin bu­gün­kü şart­lar­da 40 yıl­lık bir öm­rü ol­du­ğu göz önün­de tu­tu­lur­sa, böy­le bir nük­le­er san­tra­lin öm­rü bo­yun­ca sağ­la­ya­ca­ğı top­lam pet­rol ta­sar­ru­fu 64 mil­yon ton­dur. Ya­ni, eğer Tür­ki­ye 10.000 MWe’lik bir ku­ru­lu nük­le­er gü­ce sa­hip ol­say­dı, 40 yıl­da 640 mil­yon ton pet­ro­lü ta­sar­ruf et­miş ola­cak­tı.
Nük­le­er ener­ji­nin kul­la­nı­mı­nın art­ma­sı ne­ti­ce­sin­de pa­za­rın önem­li bir bö­lü­mü­nü kay­bet­me teh­li­ke­siy­le kar­şı kar­şı­ya ka­lan Dün­ya Pet­rol Kar­te­li, yal­nız­ca Tür­ki­ye gi­bi he­nüz nük­le­er ener­ji­nin ni­met­le­rin­den is­ti­fa­de et­me­miş ül­ke­le­rin de­ğil; İs­veç, Al­man­ya, İtal­ya ve Bel­çi­ka gi­bi kök­lü nük­le­er geç­miş­le­ri ve ge­le­nek­le­ri olan ül­ke­le­rin bi­le bu ener­ji­den is­ti­fa­de et­me­le­ri­ni en­gel­le­mek için bir di­zi ön­lem al­mak­ta­dır. Bu ön­lem­ler, hal­kın nük­le­er ener­ji­yi bir öcü gi­bi gör­me­si­ni sağ­la­mak üze­re ev­ha­mı­nı ola­ğa­nüs­tü abart­mak stra­te­ji­si­ne da­ya­nır. Bu stra­te­ji, med­ya­nın ve çev­re­ci ku­ru­luş­la­rın bir bö­lü­mü­nün yön­len­di­ri­le­rek ya­lan ha­ber­ler yay­ma­la­rı ara­cı­lı­ğıy­la yü­rü­tül­mek­te­dir.
 
Tür­ki­ye’nin Nük­le­er Ener­ji­ye Ge­çiş Ça­ba­la­rı­nın Ta­rih­çe­si
Tür­ki­ye, nük­le­er ener­ji ala­nın­da­ki ça­lış­ma­la­ra en er­ken baş­la­yan ül­ke­ler­den bi­ri­si­dir. Tür­ki­ye’nin elek­trik üre­ten bir nük­le­er san­tra­le sa­hip ol­ma­sı ge­rek­ti­ği fik­ri, 1956 yı­lın­da, ilk Atom Ener­ji­si Ko­mis­yo­nu’nda da­hi ber­rak bir bi­çim­de oluş­muş­tu. Çe­şit­li se­bep­ler­den ötü­rü bu yön­de­ki ça­lış­ma­lar, Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si (EİE­İ) bün­ye­sin­de 1965 yı­lın­dan iti­ba­ren an­cak baş­la­tı­la­bil­di. Bu­nun­la bir­lik­te, 1970 yı­lın­da Tür­ki­ye Elek­trik Ku­ru­mu (TEK) ku­rul­duk­tan son­ra ye­te­rin­ce si­ya­sî des­tek bu­la­ma­yan bu pro­je­ler ha­ya­ta ge­çi­ri­le­me­di.
1972’de TEK bün­ye­sin­de Nük­le­er San­tral­ler Da­ire­si ku­rul­muş, 1974 yı­lın­da bir nük­le­er san­tral ku­rul­ma­sı ka­ra­rı alın­mış ve yer se­çi­mi için ça­lış­ma­lar baş­la­tıl­mış­tı. Bu ça­lış­ma­lar so­nun­da Si­lif­ke’nin 80 km ka­dar ba­tı­sın­da de­niz kı­yı­sın­da Ece­li Be­le­di­ye­si’ne bağ­lı Ak­ku­yu mev­ki­i, nük­le­er sit ala­nı ola­rak uy­gun gö­rül­dü. 1976 yı­lın­da nük­le­er san­tral iha­le­si için tek­rar gi­ri­şim­de bu­lu­nul­du ve tek­lif­le­rin de­ğer­len­di­ril­me­si so­nu­cun­da 1977’de ASE­A-ATOM ve STAL-LA­VAL fir­ma­la­rı ile söz­leş­me ön­ce­si gö­rüş­me­ler baş­la­dı; an­cak 12 Ey­lül 1979’da gö­rüş­me­ler çe­şit­li se­bep­ler­den, özel­lik­le de bu işin so­nuç­lan­dı­rıl­ma­sı­na yö­ne­lik si­ya­sî ira­de­nin ye­te­rin­ce or­ta­ya ko­nu­la­ma­ma­sın­dan ötü­rü akim kal­dı.
1982’de nük­le­er san­tral için iha­le açıl­mak­sı­zın Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TA­EK) Baş­kan­lı­ğı ara­cı­lı­ğıy­la Ato­mic Energy of Ca­na­da Li­mi­ted (AECL), Sie­mens-Kraft­werk Uni­on (KWU) ve Ge­ne­ral Elec­tric (GE) fir­ma­la­rın­dan tek­lif­ler top­lan­dı. 30 Ağus­tos 1984’te bu fir­ma­lar­la ya­pı­lan pa­zar­lık gö­rüş­me­le­rin­de an­laş­ma sağ­lan­sa da, hü­kü­met, nük­le­er san­tral­le­rin anah­tar tes­li­mi esa­sı­na gö­re baş­lat­tı­ğı iha­le­nin te­mel şar­tı­nı “Yap-İş­let-Dev­ret” şar­tı­na dö­nüş­tür­dü­ğü­nü açık­la­yın­ca KWU ve ken­di­si­ne Ak­ku­yu ye­ri­ne Si­nop nük­le­er si­ti tek­lif edil­miş olan GE fir­ma­la­rı iha­le­den çe­kil­di. Öte yan­dan, 2 Ka­sım 1983’te ka­nun hük­mün­de ka­rar­na­me ile Nük­le­er Elek­trik San­tral­le­ri Ku­ru­mu (NEL­SAK) ku­rul­du; ama bu ku­rum ka­ğıt üze­rin­de ve hiç­bir za­man kuv­ve­den fii­le çı­kar­tıl­ma­yan bir ku­rum ola­rak kal­dı.
AECL ile 1985’te Yap-İş­let-Dev­ret mo­de­li­ne gö­re bir ön an­laş­ma im­za­lan­mış ol­ma­sı­na rağ­men, bir yan­dan kö­mür san­tral­le­ri­nin da­ha el­ve­riş­li ol­du­ğu­na da­ir hü­kü­me­tin bir bö­lü­mün­de be­li­ren yan­lış bir ka­na­at do­la­yı­sıy­la olu­şan si­yâ­sî irâ­de ek­sik­li­ği, di­ğer ta­raf­tan da ABD’nin ce­sa­re­ti­ni kır­ma­sın­dan son­ra Ka­na­da hü­kü­me­ti­nin, Yap-İş­let-Dev­ret mo­de­li­ni faz­la risk­li bul­ma­sı so­nu­cu 1986’da bu gi­ri­şim de so­nuç­suz kal­dı.
Nük­le­er san­tral kur­ma gi­ri­şim­le­ri­nin so­nuç­suz kal­ma­sı kar­şı­sın­da, 1957-1987 ara­sın­da ge­rek yurt için­de ge­rek­se yurt dı­şın­da ye­tiş­miş olan nük­le­er mü­hen­dis, nük­le­er uz­man, nük­le­er fi­zik­çi, nük­le­er tek­nis­yen gi­bi yak­la­şık bin ka­dar per­so­nel po­tan­si­ye­li­mi­zin bir bö­lü­mü ya­vaş ya­vaş ya yurt dı­şı­na git­mek ya da Tür­ki­ye’de uz­man­lık­la­rıy­la il­gi­li ol­ma­yan baş­ka iş­le­re kay­mak zo­run­da kal­dı­lar. Ni­ha­yet 1988’de TEK’in Nük­le­er San­tral­ler Da­ire­si’nin ka­pa­tıl­ma­sıy­la bir­lik­te nük­le­er ener­ji ko­nu­sun­da­ki de­ne­yim­li kad­ro da da­ğıl­mış ol­du.
Ara­lık 1992’de Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­ka­nı Er­sin Fa­ral­ya­lı’nın Ba­kan­lar Ku­ru­lu’na sun­du­ğu bir ra­por­da, ül­ke­nin baş­ka ener­ji kay­nak­la­rı ih­das et­me­di­ği tak­dir­de 2010 yı­lın­da bü­yük bir ener­ji kri­zi­ne dü­şe­ce­ği­ne ve bu­nun için de mut­la­ka nük­le­er ener­ji­den ya­rar­la­nıl­ma­sı ge­rek­ti­ği­ne dik­kat çe­kil­mek­tey­di. Bu­nun üze­ri­ne 1993 ba­şın­da top­la­nan Bi­lim ve Tek­no­lo­ji Yük­sek Ku­ru­lu nük­le­er ener­ji­den elek­trik üre­ti­mi­ni ül­ke­nin üçün­cü ön­ce­lik­li me­se­le­si ola­rak tes­pit et­ti.
17 Ekim 1996’da Res­mî Ga­ze­te’de “Ak­ku­yu Nük­le­er San­tra­li” için iha­le açıl­mış ol­du­ğu ilan edil­di. 15 Ekim 1997’de AECL, NPI (Nuc­le­ar Po­wer In­ter­na­tio­nal/Sie­mens ve Fra­ma­to­me Kon­sor­si­yu­mu) ve WES­TING­HOU­SE (Mit­su­bis­hi ile bir­lik­te) tek­lif­le­ri­ni sun­du­lar. Tek­lif­le­rin in­ce­len­me­si ne­ti­ce­sin­de iha­le­ye fe­sat ka­rış­tı­rıl­dı­ğı an­la­şıl­dı. İha­le­ye ka­rı­şan fe­sa­dın hü­kü­me­tin is­tik­ra­rı­nı bo­za­ca­ğı­nı der­hal id­rak eden ve za­ten bu pro­je­yi, ken­di de­yi­miy­le “içi­ne sin­di­re­me­yen” za­ma­nın Baş­ba­ka­nı’nın gi­ri­şi­miy­le iha­le, su­dan se­bep­ler­le, 25 Tem­muz 2000’de Ba­kan­lar Ku­ru­lu ta­ra­fın­dan ip­tal edil­di.
Mev­cut hü­kü­met ise, se­çim bil­dir­ge­sin­den iti­ba­ren Tür­ki­ye’de nük­le­er ener­ji san­tral­le­ri­nin ku­rul­ma­sı­nı ener­ji po­li­ti­ka­la­rı­nın ön­ce­lik­li mad­de­le­rin­den bi­ri­si ha­li­ne ge­tir­di. Bu dö­nem­de, pet­rol fi­yat­la­rın­da gö­rü­len hız­lı ar­tış, kü­re­sel ener­ji sek­tö­rün­de or­ta­ya çı­kan sı­kın­tı­lar, Tür­ki­ye’nin bir ener­ji dar­bo­ğa­zı­na doğ­ru yol al­ma­sı ve son ola­rak Rus­ya – Uk­ray­na ara­sın­da ya­şa­nan doğal gaz kri­zi­nin bu ener­ji kay­na­ğı­na bü­yük öl­çü­de bağ­lı olan Tür­ki­ye’de yol aç­tı­ğı en­di­şe­ler nük­le­er ener­ji ih­ti­ya­cı­nın da­ha şid­det­li bir şe­kil­de his­se­dil­me­si­ne yol aç­tı. Hü­kü­met de bu ge­liş­me­ler ne­ti­ce­sin­de nük­le­er ener­ji ko­nu­sun­daki ça­lış­ma­la­rı­na hız ver­di.
Ya­pı­lan plan­la­ra gö­re, Tür­ki­ye’de il­ki 2012 yı­lın­da ta­mam­lan­mak üze­re top­lam 5000 MWe gü­cün­de üç nük­le­er ener­ji san­tra­li ku­ru­la­cak­tır. 2007 yı­lın­da baş­lan­ma­sı dü­şü­nü­len pro­je­nin tah­min edi­len ma­li­ye­ti ise 7-8 mil­yar do­lar ci­va­rın­da­dır.Ya­tı­rım­la­rın özel sek­tör ta­ra­fın­dan üst­le­nil­me­si­ni is­te­yen hü­kü­met, bu ko­nu­da Türk ve ya­ban­cı şir­ket­le­rin tem­sil­ci­le­riy­le gö­rüş­me­le­re baş­la­dı. Nük­le­er san­tral­le­rin yer se­çi­mi ko­nu­su ise he­nüz net­lik ka­zan­ma­dı. An­cak, sa­na­yi merkezlerine ve so­ğut­ma su­yu kay­na­ğı­na ya­kın­lık ba­kı­mın­dan san­tral­le­rin Ba­tı’da ve de­niz ke­na­rın­da ol­ma­sı­na ke­sin gö­züy­le ba­kı­lı­yor.
Tür­ki­ye, 1986 Çer­no­bil ka­za­sıy­la nük­le­er ener­ji ko­nu­sun­da bü­yük bir trav­ma ya­şa­dı. An­cak, o ta­rih­ten bu ya­na nük­le­er san­tral tek­no­lo­ji­sin­de bü­yük iler­le­me­ler kay­de­dil­di ve nük­le­er ener­ji da­ha gü­ven­li ola­rak gö­rül­me­ye baş­lan­dı. Ya­pı­lan pro­jek­si­yon­lar, Tür­ki­ye’nin 2010 yı­lın­da 216, 2020 yı­lın­da 406 mil­yar kWh elek­tri­ğe ih­ti­yaç du­ya­ca­ğı­nı ve bu­gün bi­li­nen tüm kay­nak­la­rın (hid­ro­lik, kö­mür, rüz­gar, gü­neş, bi­yo­ener­ji vb.) bu tü­ke­ti­mi kar­şı­la­ma­ya yet­me­ye­ce­ği­ni gös­ter­mek­te­dir. Tür­ki­ye, nük­le­er san­tral­ler ko­nu­sun­da eli­ni ça­buk tut­maz ve geç­miş­te ya­pı­lan ha­ta­lar tek­rar­la­nır­sa bu se­fer fark­lı ener­ji trav­ma­la­rı ya­şa­ma­sı ih­ti­mal dı­şı de­ğil­dir.

Paylaş Tavsiye Et
Yazara ait diğer yazılar
Ahmed Yüksel Özemre