Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (January 2009) > Kitap
Kitap
Yahudilik
Salime Leyla Gürkan
İstanbul: İSAM Yayınları, 2008
İn­sa­noğ­lu, yer­yü­zün­de­ki se­rü­ve­ni­nin baş­lan­gı­cın­dan bu ya­na din ol­gu­su ile sı­kı bir iliş­ki içe­ri­sin­de olageldi. İlk in­san Hz. Adem’in ay­nı za­man­da ilk pey­gam­ber ol­ma­sı bu tes­pi­tin başlıca ka­nıt­la­rın­dan bi­ri. Bu­nun­la bir­lik­te, ta­rih bo­yun­ca top­lum­la­rı, kül­tür­le­ri ve si­ya­si olu­şum­la­rı en de­rin­den et­ki­le­yen un­su­run din ol­ma­sı, di­nin in­san­lık ta­ri­hi içe­ri­sin­de­ki önem­li ye­ri­ne işa­ret eden bir baş­ka un­sur­. Zi­ra ta­rih bo­yun­ca sa­vaş, ba­rış, sür­gün, göç gi­bi pek çok si­ya­si ve top­lum­sal va­kıa­nın se­bep­le­ri arasında en gö­ze çar­pan­lar di­nî ge­rek­çe­ler oldu.
Bu du­rum, dün­ya­nın din­den on­ca uzak­laş­ma ça­ba­sı­na ve olan­ca se­kü­ler­leş­me­si­ne rağ­men hâ­lâ de­ğiş­me­yen bir ol­gu. Ca­ri tab­lo­da si­ya­si, kül­tü­rel ve top­lum­sal ge­liş­me­le­rin he­men hep­si bir nok­ta­da di­nî olan ile iliş­ki­len­di­ril­mek zo­run­da. Sü­re­ge­len böl­ge­sel ve ye­rel pek çok sür­tüş­me­nin, çe­kiş­me­nin ve kav­ga­nın si­ya­si ge­rek­çe­le­ri ka­dar, di­nî ge­rek­çe­le­ri de göz ar­dı edi­le­me­ye­cek derecede önem­li­.
Özel­lik­le se­ma­vi din­ler ola­rak ad­lan­dı­rı­lan Ya­hu­di­lik, Hı­ris­ti­yan­lık ve İs­la­mi­yet’in, bu an­lam­da oy­na­dık­la­rı rol­ler ile in­san­lık ta­ri­hi­ni de­ğiş­tir­me ve dö­nüş­tür­me ka­pa­si­te­le­ri di­ğer bü­tün din­ler­den ba­riz bir bi­çim­de fark­lı. Bu üç din, ge­rek or­ta­ya çık­tık­la­rı top­lum­sal ve si­ya­si şart­la­ra yap­tık­la­rı mü­da­ha­le­ler­le, ge­rek­se bir­bir­le­ri ile gir­dik­le­ri iliş­ki­ler­le ta­ri­hin en önem­li di­na­mik­le­ri ara­sın­da yer al­dılar ve bu du­rum­la­rı­nı gü­nü­müz­de de sür­dür­üyorlar.
Bu ne­den­le dün­ya­nın gi­di­şa­tı­nı an­la­ma­nın bel­ki de ol­maz­sa ol­maz şart­la­rın­dan bi­ri­nin bu üç di­ni ve on­la­rın bir­bir­le­ri ile gir­dik­le­ri iliş­ki­le­ri en iyi şe­kil­de an­la­mak ol­du­ğu­nu id­di­a et­mek abar­tı­lı bir yak­la­şım ol­ma­ya­cak­tır. Geç­ti­ği­miz gün­ler­de İSAM Ya­yın­la­rı ara­sın­dan çı­kan, Sa­li­me Ley­la Gür­kan’ın ti­tiz ça­lış­ma­sı Ya­hu­di­lik, bu önem­li ih­ti­ya­cın bir yö­nü­ne ce­vap teş­kil ede­rek fi­kir ha­ya­tı­mız­da­ki ye­ri­ni al­dı. Bi­rin­ci el kay­nak­lar­dan ve ko­nu üze­ri­ne ya­pı­lan önem­li aka­de­mik ça­lış­ma­lar­dan ya­rar­la­na­rak ha­zır­la­nan ça­lış­ma, Ya­hu­di­li­ğin olu­şu­mu­nu, ma­hi­ye­ti­ni ve di­ğer din­ler­le iliş­ki­le­ri­ni yet­kin bir şe­kil­de an­la­tır­ken, bu alan­da Türk­çe­de ya­pıl­mış en kap­sam­lı ça­lış­ma­lar­dan bi­ri ol­ma özel­li­ği­ni ta­şı­yor. / Fatmanur Altun

Tavsiye Et
Avrupa Tarihinin Oluşumu
William McNeill
Türkçesi: Yusuf Kaplan
İstanbul: Külliyat Yayınları, 2008
 
Av­ru­pa men­şe­li iler­le­me­ci ta­rih yo­ru­mu­nun, ta­rih içe­ri­sin­de­ki hâ­kim akım ol­du­ğu­nu söy­le­mek ar­tık güç ol­sa da, bu ta­rih al­gı­sı­nın zi­hin­ler­de bı­rak­tı­ğı tor­tu­nun et­ki­le­ri­ni sür­dür­me­ye de­vam et­ti­ği bir ger­çek. Özel­lik­le Ba­tı dı­şın­da­ki pek çok coğ­raf­ya­nın kal­kın­ma ve mo­dern­leş­me sap­lan­tı­sı­nın al­tın­da bu al­gı­nın yat­tı­ğı­nı gör­mek müm­kün. İler­le­me­yi ta­rih­sel bir di­na­mik ola­rak gö­ren bu an­la­yış, Ba­tı’nın ulaş­tı­ğı nok­ta­yı ni­hai nok­ta, Ba­tı-dı­şı dün­ya­yı da bu nok­ta­ya ulaş­ma­sı ge­re­ken top­lu­luk­lar ola­rak gö­rü­yor. Bu da ka­çı­nıl­maz bi­çim­de, her an­lam­da Ba­tı mer­kez­ci­li­ği gün­de­me ge­ti­ri­yor. Söz ko­nu­su alan­la­rın ba­şın­da da ta­rih ya­zı­mı ge­li­yor. Her ne ka­dar iler­le­me­ci ta­rih yo­ru­mu ile bir­lik­te, Av­ru­pa mer­kez­li ta­rih ya­zı­mı­na da cid­di eleş­ti­ri­ler ge­ti­ril­miş ol­sa da, bu tür­den ta­rih ya­zı­mı bü­tü­nüy­le terk edil­miş de­ğil. 19. yüz­yıl­da “Av­ru­pa ta­ri­hi” kav­ra­mı ile “dün­ya ta­ri­hi” kav­ram­la­rı­nı ra­hat­lık­la ve çe­kin­me­den bir­bir­le­ri­nin ye­ri­ne ika­me eden ve et­ki­le­ri son yıl­la­ra ka­dar sü­ren bu an­la­yı­şın, yal­nız­ca Ba­tı coğ­raf­ya­sı­nı et­ki­le­di­ği­ni söy­le­mek ise ma­ale­sef müm­kün de­ğil. Ak­si­ne, Ba­tı dı­şı ül­ke­le­rin Ba­tı­lı­laş­mış elit­le­ri ta­ra­fın­dan kur­gu­la­nan eği­tim ve kül­tür po­li­ti­ka­la­rı­nın, Av­ru­pa mer­kez­li ta­rih an­la­yı­şı­nı, bel­ki de Ba­tı’da ol­du­ğun­dan da­ha faz­la yay­gın­laş­tır­dı­ğı ve bes­le­di­ği aşi­kâr.
Oy­sa ki­mi Ba­tı­lı ve Ba­tı­lı ol­ma­yan ta­rih­çi­le­rin bu an­la­yı­şın yan­lış­lı­ğı­nı fark et­tik­le­ri ve bu an­la­yı­şı kı­ya­sı­ya eleş­tir­dik­le­ri gö­rü­lü­yor. Bun­la­rın ba­şın­da yer alan Ka­na­da­lı ta­rih­çi McNe­ill’in Av­ru­pa Ta­ri­hi­nin Olu­şu­mu isim­li ese­ri ise bu tür­den eleş­ti­ri­le­rin di­le ge­ti­ril­di­ği önem­li ça­lış­ma­lar­dan bi­ri. 1974 ta­rih­li ça­lış­ma­nın di­li­mi­ze he­nüz ka­zan­dı­rıl­mış ol­ma­sı, kül­tü­rel at­mos­fe­ri­miz açı­sın­dan bir ga­ra­bet gi­bi gö­rün­se de Kül­li­yat Ya­yın­la­rı’nın bu geç ka­lın­mış­lı­ğı te­la­fi et­me ça­ba­sı say­gı­yı hak edi­yor. Ki­ta­bın edi­tör­lü­ğü­nü ya­pan Yu­suf Kap­lan’ın çar­pı­cı su­nu­şu ile okur­la bu­lu­şan ça­lış­ma, fi­kir ha­ya­tı­mız­da ye­ni ufuk­lar aç­ma­ya aday./ Fatmanur Altun

Tavsiye Et
68 Kuşağı
Mümtaz’er Türköne
İstanbul: Nesil Yayınları, 2008
Ya­kın ta­ri­hi­mi­ze dö­nüp bak­tı­ğı­mız­da kar­şı­laş­tı­ğı­mız man­za­ra hiç de iç açı­cı de­ğil. Dar­be­ler, kar­deş kav­ga­sı, ik­ti­dar çe­kiş­me­le­ri ve tür­lü entri­ka­lar için­de he­ba edi­len yıl­lar­dan iba­ret as­lın­da ya­kın ta­ri­hi­miz. Da­ha iyi bir ge­le­cek in­şa et­me­nin yo­lu ise bu acı do­lu ta­rih­le he­sap­laş­mak­tan ge­çi­yor.
Geç­ti­ği­miz gün­ler­de Ne­sil Ya­yın­la­rı ta­ra­fın­dan ya­yın­la­nan 68 Ku­şa­ğı ad­lı ça­lış­ma, bu he­sap­laş­ma­nın önem­li bir par­ça­sı­na ta­lip. 1968 ba­ha­rın­da Fran­sa’da baş­la­yan ey­lem­le­rin Tür­ki­ye’de bul­du­ğu kar­şı­lı­ğın, Fran­sa’daki olay­lar­la hiç­bir ma­hi­yet ben­zer­li­ği­nin ol­ma­dı­ğı­nı sa­vu­nan Müm­taz’er Tür­kö­ne, bi­zim 68’li­le­ri­mi­zi “Dar­be Pe­şin­de Ko­şan Bir Ne­sil” ola­rak ad­lan­dı­rı­yor. 68 Ku­şa­ğı’na iliş­kin çar­pı­cı tes­pit­le­re yer ve­ren ça­lış­ma, sa­hip ol­du­ğu ta­rih­sel mal­ze­me ile önem­li bir bel­ge­sel ni­te­li­ği ta­şı­yor./ Fatmanur Altun

Tavsiye Et
Varlığın Mertebeleri
René Guénon
Türkçesi: Vildan Yalsızuçanlar
İstanbul: Etkileşim Yayınları, 2008
Ge­le­nek­sel eko­lün ku­ru­cu­su ola­rak ka­bul edi­len Re­ne Gue­non (Ab­dül­va­hid Yah­ya) bir yan­dan Çin, Hind ve İs­lam ta­sav­vu­fu­nun önem­li me­se­le­le­ri üze­ri­ne ça­lı­şır­ken, di­ğer yan­dan da Ba­tı me­de­ni­ye­ti üze­ri­ne ka­fa yo­ran bü­yük bir Müs­lü­man dü­şü­nür. Pek çok kla­sik kay­nak­tan et­ki­len­mek­le bir­lik­te ken­di öz­gün dü­şün­ce sti­li­ni de ge­liş­tir­miş olan bu âli­min, Var­lı­ğın Mer­te­be­le­ri ad­lı önem­li ça­lış­ma­sı, Et­ki­le­şim Ya­yın­la­rı’ndan çıktı. Saf me­ta­fi­zi­ği ko­nu edi­nen ça­lış­ma, kü­çük hac­mi­ne kar­şı­lık, oku­ru son de­re­ce de­rin tar­tış­ma­lar­la kar­şı kar­şı­ya ge­ti­ri­yor. / Fatmanur Altun

Tavsiye Et
LÂ: Sonsuzluk Hecesi
Nazan Bekiroğlu
İstanbul: Timaş Yayınları, 2008
“…Âdem, İL­LÂ’ya gi­den yol­da bir LÂ he­ce­si­dir. İs­yan tec­rü­be­si onun ilk ha­li­dir. Âdem cüm­le­nin da­ha ba­şın­da LÂ di­ye­cek, red­de­de­cek öz­gür­lü­ğe sa­hip ol­du­ğu hal­de İl­lal­lah’a var­ma­sıy­la ya­ra­tıl­mış­la­rın en gü­ze­li­dir, müm­kün­ler âle­min­de­ki o en es­rar­lı he­cey­le, ken­di­li­ğin­den de­ğil, bi­le is­te­ye­dir. LÂ, hiç­lik me­sa­be­si, öy­ley­se son­suz­luk eki­dir.” (LÂ: Son­suz­luk He­ce­si, Na­zan Be­ki­roğ­lu)
Haz­re­ti Âdem’in hi­kâ­ye­si, her şey­den ön­ce bir sür­gü­nün ve­ya zo­run­lu bir gö­çün, cen­net­ten ve onun bal ve süt ır­mak­la­rın­dan, dal­la­rı yer­le­re eği­len mey­ve ağaç­la­rın­dan ve ana rah­mi kon­fo­run­dan uzak­laş­tı­rı­lıp hiç bil­me­di­ği baş­ka bir dün­ya­nın or­ta ye­ri­ne atı­lı­ve­ren âde­moğ­lu­nun hi­kâ­ye­si. İn­sa­noğ­lu­nun dün­ya­ya ge­li­şiy­le de öz­deş­leş­ti­re­bi­le­ce­ği bu hi­kâ­ye “Bü­tün sür­gün­le­rim bir ba­kı­ma bu ilk sür­gü­nün sü­re­ği” di­ze­sin­de Se­zai Ka­ra­koç’un da de­di­ği gi­bi bir ilk ör­nek. Bu sür­gün­le bir­lik­te bir im­ti­han mey­da­nı­na dö­nü­şen yer­kü­re­nin in­sa­na mes­ken kı­lın­ma­sı­nın ba­ha­ne­si ve Âdem’in cen­net­te baş­la­yan im­ti­ha­nı­nın bir son­ra­ki du­ra­ğı­dır ar­tık dün­ya.
Na­zan Be­ki­roğ­lu’nun Ti­maş Ya­yın­la­rı’ndan çı­kan son ro­ma­nı : Son­suz­luk He­ce­si, Âdem’in dün­ya­ya sü­rü­lüş hi­kâ­ye­si­ni ko­nu edi­ni­yor: Me­rak, ves­ve­se, ya­lan, utan­ma, has­ta­lık, ba­ba­lık, ka­rar-ka­rar­sız­lık gi­bi dün­ya­ya ait duy­gu ve du­rum­lar­la ta­nış­ma­sı­nı, piş­man­lı­ğı­nı ve töv­be­le­ri­ni; Âdem ve Hav­va’nın ye­ni ta­nış­tık­la­rı bu dün­ya­ya alış­ma­ya ça­lı­şır­ken ya­şa­dık­la­rı dra­mı; hem bir­bir­le­ri­ni hem de eş­ya­yı ve isim­le­ri­ni ta­nı­ma se­rü­ven­le­ri­ni; Âdem ve Hav­va’nın dün­ya­da­ki iki ki­şi­lik yal­nız­lık­la­rı­nı; Hâ­bil ve Kâ­bil’le ge­len ağır im­ti­han­la­rı­nı.
Na­zan Be­ki­roğ­lu’nun ken­di­ne has üs­lu­buy­la ka­le­me al­dı­ğı Âdem ve Hav­va hi­kâ­ye­si, dün­ya ta­ri­hi­nin hiç­bir za­man so­nu gel­me­yen ve gün­dem­den düş­me­yen bir öğe­si ola­rak göç ve il­ti­ca­nın ilk ör­ne­ği­nin sür­re­el an­la­tı­mı./ Ayşenur Gönen

Tavsiye Et
Yahya Kemal / “Eve Dönen Adam”
Hazırlayan: Beşir Ayvazoğlu
İstanbul: Kapı Yayınları, 2008
 
Ölüm âsû­de ba­har ül­ke­si­dir bir rin­de;
Gön­lü her yer­de bu­hur­dan gi­bi yıl­lar­ca tü­ter,
Ve se­rin ser­vi­ler al­tın­da ka­lan kab­rin­de
Her se­her bir gül açar; her ge­ce bir bül­bül öter.
             (Rind­le­rin Ölü­mü, Yah­ya Ke­mal Be­yat­lı)
 
“Bir Jön Türk ola­rak kaç­tı­ğı ve do­kuz yıl ya­şa­dı­ğı Pa­ris’te si­ya­set bi­li­mi oku­yan ve mo­dern Fran­sız şi­i­riy­le ta­nı­şan Yah­ya Ke­mal, Bi­rin­ci Dün­ya Sa­va­şı yak­la­şır­ken ye­ni bir şi­ir, ta­rih, va­tan ve mil­let an­la­yı­şıy­la ‘ev’e dön­dü ve Mo­dern Türk şi­i­ri­nin do­ğu­şun­da et­kin bir rol oy­na­dı. Üst­len­di­ği önem­li rol­ler­den bi­ri de, 1923 ön­ce­si­nin yok sa­yıl­dı­ğı bir de­vir­de et­ki­li, fa­kat kav­ga­cı ol­ma­yan bir mu­ha­le­fet­le kül­tür­de sü­rek­li­li­ğin öne­mi­ni vur­gu­la­mak ol­muş­tu. Türk ta­ri­hi­nin ve kül­tü­rü­nün bir öze­ti ola­rak gör­dü­ğü İs­tan­bul’a odak­la­nan şi­i­ri ve dü­şün­ce­si, Os­man­lı kül­tü­rüy­le Cum­hu­ri­yet dev­rin­de in­şa edil­mek is­te­nen kül­tür ara­sın­da köp­rü­ler ku­ra­rak kim­lik kri­zi­ni aş­ma­ya ça­lı­şan­lar için sağ­lam bir tu­ta­mak ol­du. Ar­ka­sın­da çok az me­tin bı­rak­tı­ğı hal­de bu se­bep­le hâ­lâ et­ki­li­dir ve ölü­mü­nün 50. Yı­lı olan 2008 bu se­bep­le “Yah­ya Ke­mal Yı­lı” ilan edil­miş­tir.” (Eve Dö­nen Adam’dan)
50. ölüm yıl­dö­nü­mü mü­na­se­be­tiy­le çe­şit­li et­kin­lik­ler­le anı­lan Yah­ya Ke­mal Be­yat­lı -ki asıl adı Ah­met Agâh’tır- bi­lin­di­ği üze­re, ço­ğun­luk­la Tev­fik Fik­ret, Ah­met Ha­şim ve Meh­met Akif Er­soy’la bir­lik­te anı­lan 20. yüz­yıl Türk şi­i­ri­nin önem­li isim­le­rin­den bi­ri­si. Be­şir Ay­va­zoğ­lu’nun Ka­pı Ya­yın­la­rı’nca ya­yın­la­nan bu an­sik­lo­pe­dik ma­hi­yet­te­ki ça­lış­ma­sı as­lın­da ki­ta­bın bol mik­tar­da gör­sel mal­ze­me içe­ren bir bas­kı­sı­nın fark­lı ver­si­yo­nu. Pres­tij ki­ta­bı ola­rak ta­sar­la­nan ilk bas­kı­­nın da­ha ge­niş bir mu­ha­tap kit­le­si­ne ulaş­ma­sı için ha­zır­la­nan ye­ni neşri ni­te­li­ğin­de­ki ki­tap, şa­i­rin ha­ya­tı­na şu ve­ya bu şe­kil­de gir­miş ki­şi­le­ri, et­ki­len­di­ği şa­ir­le­ri, ya­zar­la­rı, ya­şa­dı­ğı ve eser­le­rin­de bir şe­kil­de zik­ret­ti­ği şe­hir­le­ri, yaz­dı­ğı ga­ze­te ve der­gi­le­ri, alış­kan­lık­la­rı­nı, za­af­la­rı­nı, et­ra­fın­da­ki tar­tış­ma­la­rı yir­mi do­kuz bö­lüm­lük an­sik­lo­pe­dik bir tas­nif­le ele alı­yor. / Ayşenur Gönen

Tavsiye Et
Rumeli Kültürü
Üç Aylık Bilimsel Kültürel Dergi
Yaz 2008, Sayı: 19
Bal­kan­lar, işa­ret et­ti­ği sı­nır­lar­dan öte zen­gin ta­ri­hî ve kül­tü­rel mi­ra­sıy­la, Tür­ki­ye’nin (böl­ge­den yüz çev­ri­len ki­mi po­li­ti­ka­la­ra ve dö­nem­le­re rağ­men) gö­bek ba­ğıy­la bağ­lan­dı­ğı bir coğ­raf­ya. Ta­rih bo­yun­ca et­nik ça­tış­ma­la­rın ya­şan­dı­ğı, in­ce he­sap­la­rın dön­dü­ğü ve den­ge­le­rin sü­rek­li de­ğiş­tiği böl­ge­nin, en is­tik­rar­lı dö­ne­mi­ni Os­man­lı hâ­ki­mi­ye­ti es­na­sın­da ya­şa­dı­ğı­nı söy­le­mek abar­tı sa­yıl­maz. 80’ler­den son­ra, ulus-dev­let­çi­li­ğin ve kar­şı­sın­da­ki­ni teh­dit ola­rak al­gı­la­yan po­li­ti­ka(cı)la­rın da et­ki­siy­le böl­ge­de ya­şa­nan ha­di­se­ler her­ke­sin ma­lu­mu. 17 Şu­bat 2008’de Ko­so­va’nın ba­ğım­sız­lı­ğı­nı ilan et­me­siy­le baş­la­yan ye­ni sü­reç, Tür­ki­ye’yi dip­lo­ma­tik ba­kım­dan da önem­li ak­tör­ler­den bi­ri ha­li­ne ge­tir­di.
1950 yı­lın­da ku­ru­lan Ru­me­li Türk­le­ri Kül­tür ve Da­ya­nış­ma Der­ne­ği (o za­man­ki adıy­la Var­dar­lı­lar Yar­dım­laş­ma Der­ne­ği)’nin ya­yın­la­dı­ğı Ru­me­li Kül­tü­rü der­gi­si, Bal­kan­lar’ın bu­gün­kü ye­ni­den in­şa sü­re­cin­de mil­li­yet, din ve kül­tür un­sur­la­rı­na bi­ga­ne ka­lı­na­ma­ya­ca­ğın­dan ha­re­ket­le, bu sü­re­ce olum­lu yön­de kat­kı­da bu­lun­mak ama­cıy­la ya­yın­la­nı­yor. Ge­nel Ya­yın Yö­net­me­ni Ha­lit Eren’in ifa­de­siy­le “Bal­kan­lar’ın ih­ti­ya­cı olan de­ğer­le­rin, yüz­yıl­lar bo­yun­ca ora­da eş­siz bir ba­rış, ada­let ve mer­ha­met or­ta­mı te­sis et­miş bir me­de­ni­ye­tin mi­ras­çı­la­rı ta­ra­fın­dan yay­gın­laş­tı­rı­la­bi­le­ce­ği­ne du­yu­lan inanç­la ça­lış­ma­lar yap­ma­ya, Bal­kan ir­fa­nı­na kat­kı­da bu­lun­ma­ya” ça­ba­lı­yor.
Der­gi­nin 18. sa­yı­sın­da, derneğin 3-6 Ma­yıs 2007’de Üs­küp’te dü­zen­le­di­ği “Üs­küp’te Os­man­lı Me­de­ni­ye­ti” prog­ra­mı­na yer ve­ril­miş, prog­ram da­hi­lin­de dü­zen­le­nen pa­ne­le ko­nuş­ma­cı ola­rak ka­tı­lan Prof. İd­ris Bos­tan, Prof. Meh­met İp­şir­li, Prof. Ah­met Şe­rif ve Dr. Ön­der Ba­yır’ın teb­liğ­le­ri ya­yın­lan­mış­tı. 19. sa­yı­da ise Dr. Ön­der Ba­yır, Bal­kan araş­tır­ma­la­rın­da Os­man­lı ar­şiv­le­ri­nin ro­lü­nü ir­de­li­yor. Dr. İl­yas Ka­ma­lov, Al­tı­nor­da Dev­le­ti ile Bul­gar Han­lı­ğı ara­sın­da­ki ta­ri­hî bağ­la­rı in­ce­li­yor. Dr. Fah­ri Ata­soy ile Doç. Hil­mi De­mir kü­re­sel­leş­me ve kim­lik ko­nu­la­rı­na de­ği­ni­yor­lar. Tah­sin Sa­mi bu yıl kay­bet­ti­ği­miz Cen­giz Ayt­ma­tov’u ve eser­le­ri­ni de­ğer­len­di­ri­yor. İSAM’da gö­rev­li Ke­nan Yıl­dız, Rus­ya’nın Bal­kan­lar üze­rin­de­ki si­ya­si he­def­le­ri­ni ki­li­se­ler ara­cı­lı­ğıy­la ger­çek­leş­tir­me ça­ba­la­rı­na da­ir bir lâ­yi­ha­yı gü­nı­şı­ğı­na çı­ka­rı­yor. M. Fa­tih Sal­gar, kla­sik Türk mü­zi­ği­nin ün­lü bes­te­ci­si, söz ya­za­rı ve yo­rum­cu­su Ye­sâ­ri Âsım Ar­soy’un öy­kü­sü­nü okur­la pay­la­şı­yor.
Ru­me­li Kül­tü­rü, Ru­me­li’yle il­gi­li ki­tap, mü­zik ta­nı­tım­la­rı, Ru­me­li’den ha­ber­ler ve dernek ha­ber­le­ri ile son bu­lu­yor. / Nermin Tenekeci

Tavsiye Et