Euro bölgesinde yapısal işsizlik sorunu en büyük problem olarak gündemini koruyor. Avrupa Merkez Bankası, halen %8,8 oranında seyreden işsizliğin düşürülmesi için bölge ülkelerini acilen gerekli reformları yapmaya çağırıyor. Ayrıca, yaşlı nüfus oranının giderek arttığı bu coğrafyada, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilmesi için başta sağlık sigortası ve emeklilik olmak üzere birçok sistemde önemli değişiklikler yapılması, AMB’nin tavsiyeleri arasında yer alıyor.
Eylül ayında sona eren mali yılda bütçe açığının 374,2 milyar dolar ile rekor seviyede gerçekleşmesi, ABD ekonomisine ilişkin sıkıntıları tekrar ön plana çıkardı. Dünyanın en büyük ekonomisine sahip ABD’de imalat sektörü tehlike sinyalleri veriyor. Açıklanan son imalat verileri, sektördeki genişleme hızının düştüğünü ve istihdamın daraldığını gösteriyor. Öte yandan, cari işlemler açığının sürekli büyümesi de ABD dolarının değer kaybetmesine neden oluyor. Yen/dolar paritesi son üç yılın en düşük seviyesi olan 109,53’e kadar gerilerken, euro/dolar paritesi de Haziran ayından bu yana en yüksek seviye olan 1,18’i gördü. ABD dolarının diğer büyük para birimleri karşısında gerilemesi, Bush yönetiminin güçlü dolar politikasından vazgeçtiği şüphelerini gündeme getiriyor.
Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği’ne (APEC) üye ülkeler, doların çok fazla değer kaybetmesinin Pasifik havzasında ticarî büyümeye ve ekonomik canlanmaya engel teşkil edeceğini düşünüyor. Hong Kong’da gerçekleştirilen APEC zirvesi öncesinde yayımlanan “2003 Yılı Ekonomik Görünüm” raporunda; ABD’nin cari işlemler ve dış ticaret açıklarının daraltılmasına katkı amacıyla, doların daha fazla değer kaybetmesine izin verilmesinden endişe duyulduğu belirtiliyor. Raporda, doların düşmesine neden olacak politikaların, ABD’yle yüksek miktarda ticaret fazlası veren diğer ülkeler arasındaki ekonomik faaliyetleri zedeleyebileceği ve döviz kuru ayarlamaları hususunda gerginlikleri tırmandırabileceği dile getiriliyor.
Bir başka döviz kuru gerginliği ise ABD ile Çin arasında yaşanıyor. ABD, yuanın serbest dalgalanmaya bırakılması konusunda ısrarlı ve Çin’e bu yöndeki baskılarını giderek artırıyor. ABD’li sanayiciler, yuanın haksız olarak düşük değerde tutulduğunu, bunun ABD’de yatırım ve istihdam kayıplarına yol açtığını iddia ediyor. ABD’ye karşı dev miktarda ticaret fazlası veren Çin ise bankacılık sistemindeki zayıflığı ve birçok şirketin güçlükle ayakta durmasını sebep göstererek, yuanın değerini değiştirebilecek konumda olmadığını savunuyor.
Meksika da Çin’in döviz kuru politikasının kurbanı olduğunu iddia eden ülkelerden birisi. Meksika’da sanayi üretimi 2003 Ocak-Ağustos döneminde %2,9 oranında gerilerken, bu yıl Ocak-Eylül döneminde Çin’in üretimi %16,3 oranında arttı.
Tavsiye Et
Mevsimsel harcamalar nedeniyle genel olarak fiyatların yükseldiği Eylül ayında, Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) beklentilerin biraz üzerine çıkarak aylık %1,9 oranında gerçekleşti. Toptan Eşya Fiyat Endeksindeki (TEFE) gelişme ise sevindirici oldu. Toptan eşya bazında fiyatlar, bir önceki aya göre %0,1 artış kaydetti. Yıllık bazda enflasyon oranlarındaki düşüş devam ediyor. Eylül ayı itibariyle TEFE yıllık bazda %19,1’e gerilerken, bu oran, Türkiye’de 1976 yılından beri kaydedilen en düşük enflasyon oldu. TÜFE’de kaydedilen %23’lük enflasyon ise, 1982 yılından bu yana izlenen en düşük değeri gösteriyor. 1990-1999 yılları arasında ortalama yıllık %78 oranında fiyat artışıyla yüksek enflasyonda 30’uncu sırada yer alan Türkiye, 2000-2003 dönemindeki yıllık ortalama %44,8’lik enflasyon oranı ile yüksek enflasyon sıralamasında Kongo, Zimbabwe, Angola, Beyaz Rusya ve Sırbistan-Karadağ’ın ardından altıncı sırada yer alıyor. Bu durum, enflasyon oranı mutlak değer olarak gerilemiş olmasına karşın, Türkiye’nin son yıllarda enflasyonla mücadelede diğer ülkelerin gerisinde kaldığını gösteriyor.
DİE’nin açıkladığı dış ticaret verilerine göre, Temmuz ayında ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre %32 oranında artarak, 3,1 milyar dolardan 4,1 milyar dolara yükseldi. İthalat ise aynı dönemde %34,6 oranında artış kaydederek, 4,6 milyar dolardan 6,2 milyar dolara çıktı. 2003 yılının Ocak-Temmuz döneminde ihracat, bir önceki yılın aynı dönemine göre %30,7 artarak 25,5 milyar dolara ulaştı. Aynı dönemde %33,7 oranında artan ithalat ise 36,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. İthalat miktarındaki artış piyasa beklentilerinin üzerine çıkarken, ihracatın ithalatı karşılama oranı da Temmuz ayında %66’ya geriledi.
Sanayi üretiminde yakalanan istikrarlı artış, Ağustos ayında da sürdürüldü. DİE tarafından açıklanan verilere göre, sanayi üretimi Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre %10,3 artış gösterdi.
Merkez Bankası hükümetin yıl sonu enflasyon hedefi ile uyumlu kamu gelir politikası ve bütçe disiplininin korunması yönünde alınan önlemleri gerekçe göstererek, faiz oranlarında bu yıl altıncı kez indirime gitti. Banka, gecelik borçlanma faizini %29’dan %26’ya, borç verme faizini de %35’ten %31’e indirdi.
Türkiye’nin dış borcu 2003 yılının ilk yarısında 137,9 milyar dolara ulaştı. Dış borç yılın ilk çeyreğine kıyasla 4,9 milyar dolar artış gösterdi. Euronun dolar karşısında değer kazanması dış borç stokunda görülen artışın en önemli kaynaklarından birisi. Yılın ilk çeyreğine göre 1,1 milyar dolar artan özel sektörün borcu ise Haziran sonu itibariyle 31,3 milyar dolara ulaştı.
Turizm gelirleri, Irak Savaşı’nın başlangıçtaki olumsuz etkilerine rağmen ilk 9 ayda, geçen senenin aynı dönemine göre %20,5’lik bir artış gösterdi. Türkiye’nin 2003 yılında, Ekim ayına kadar olan turizm gelirleri 7 milyar doları aşarken, yıl sonu hedeflerinin tutturulması yönündeki umutlar da arttı.
Ekonomide 2003 yılı için koyulan hedeflere büyük ölçüde yaklaşılırken, çalışmalarını tamamlayan Yüksek Planlama Kurulu, 2004 yılına ilişkin bütçe büyüklüklerini ve makroekonomik hedefleri de netleştirdi. Buna göre 2004 yılında GSMH’nin %5 büyüyerek 261,7 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Eğer GSMH’de hedef gerçekleşirse Türkiye 3.644 dolarlık kişi başı gelirle tüm zamanların en yüksek düzeyine ulaşacak. 2004 yılı enflasyon hedefi %12, faiz dışı fazla hedefi ise %6,5 olarak öngörülüyor. 2004 Mali Yılı Bütçe Tasarısına göre, önümüzdeki sene bütçe harcamaları 160,9 katrilyon lira, bütçe gelirleri de 114,5 katrilyon lira olarak gerçekleşecek.
Tavsiye Et