Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Çeviriyorum
Rusya, İran’ı “teslim” mi ediyor? / Dmitri Babiç, RİA Novosti, 15 Nisan 2010
Rus Basını
Çe­vi­ri: Vügar İmanbeyli
Rus­ya Dev­let Baş­ka­nı Di­mit­ri Med­ve­dev’in ABD zi­ya­re­ti sı­ra­sın­da İran’a yö­ne­lik eleş­ti­rel be­yan­la­rı, Ba­tı­lı ül­ke­ler ve İs­ra­il ba­sı­nın­da şaş­kın­lık ve mem­nu­ni­yet­le kar­şı­lan­dı. Med­ve­dev, Was­hing­ton’da, İran’ın bir­ta­kım prob­lem­ler çı­kar­dı­ğı­nı ve mev­cut so­run­la­rı gör­mez­den gel­di­ği­ni iti­raf et­ti. İran’ın nük­le­er is­tek­le­ri­ne Rus­ya’nın göz yum­du­ğu­nu ile­ri sü­ren­le­re bun­dan da­ha iyi bir ce­vap ola­bi­lir mi?
Me­se­le şu ki, Rus­ya’nın Ba­tı­lı part­ner­le­rin­den ba­zı­la­rı, İran üze­rin­de­ki Rus et­ki­si­ni var olan­dan da­ha faz­la gör­me eği­li­mi içe­ri­sin­de. ABD Baş­ka­nı Ba­rack Oba­ma’nın 17 Ey­lül 2009 ta­ri­hin­de Po­lon­ya ve Çek Cum­hu­ri­ye­ti’ne Ame­ri­kan fü­ze sa­vun­ma sis­tem­le­ri­nin yer­leş­ti­ril­me­ye­ce­ği­ni be­yan et­me­si­ne mu­ka­bil Rus­ya’nın da İran’ı (nük­le­er) si­lah­lar­dan arın­ma­ya ik­na et­me­si ge­rek­ti­ği şek­lin­de ABD ve Ba­tı Av­ru­pa’da söy­len­ti­ler do­laş­ma­ya baş­la­dı. Po­lon­ya ga­ze­te­le­rin­den bi­ri, du­ru­mu kı­sa ve öz ola­rak, Mos­ko­va “Or­ta­do­ğu’da­ki müt­te­fi­kini tes­lim et­me­yi va­at et­ti” şek­lin­de ifa­de et­miş­ti. Ve 17 Ey­lül aka­bin­de bu ko­nu­da cid­di her­han­gi bir ge­liş­me ya­şan­ma­dı­ğın­da da, Ba­tı’da­ki bir­çok ba­sın-ya­yın or­ga­nı, bu se­fer de Rus­ya’ya kır­gın­lık­la­rı­nı şu söz­ler­le di­le ge­tir­di­ler: “Mos­ko­va, Was­hing­ton’ın ta­viz­le­ri­ne ge­re­ken kar­şı­lı­ğı ver­mi­yor.”
Ma­ale­sef bu al­gı­la­ma­lar ve kır­gın­lık­lar, ger­çek­lik­ler üze­ri­ne te­mel­len­di­ril­me­di. İran hiç­bir za­man “bi­zim” ol­ma­dı ki, onu bi­ri­le­ri­ne “tes­lim” ede­lim. Kal­dı ki 1979’da ku­rul­du­ğun­dan be­ri İran İs­lam Cum­hu­ri­ye­ti’nin te­me­lin­de, baş­ta ken­di top­rak­la­rı üze­rin­de ol­mak kay­dıy­la, bü­yük dev­let­le­rin tüm “nü­fuz alan­la­rı”nı red­det­me dü­şün­ce­si ya­tı­yor.
Tah­ran’da­ki Ame­ri­kan Bü­yü­kel­çi­li­ği’nin ka­pa­lı ol­du­ğu, İran dev­le­ti­nin mal var­lık­la­rı­nın otuz yıl­dan faz­la bir sü­re­dir Ame­ri­kan ban­ka­la­rın­da blo­ke edil­di­ği, ay­rı­ca İran ile Ba­tı Av­ru­pa dev­let­le­ri ara­sın­da za­man za­man ya­şa­nan dip­lo­ma­tik so­run­lar göz önü­ne alın­dı­ğın­da, Rus­ya’nın İran ile iliş­ki­le­ri as­lın­da hiç de fe­na sa­yıl­maz. Fa­kat İran’ı Rus­ya’nın “müt­te­fik”i, hat­ta “kuk­la”sı ad­det­mek ke­sin­lik­le doğ­ru de­ğil. Bu­na sa­de­ce, Rus­ya’yı -İran’ın nük­le­er prog­ra­mı da dâ­hil- dün­ya­da­ki tüm kö­tü­lük­le­rin se­be­bi ola­rak gö­ren (Ba­tı’da­ki) Rus kar­şı­tı ba­sı­nın ba­ya­ğı pro­pa­gan­da­sı­nın et­ki­si­ne ka­pıl­mış olanlar ina­nır.
El­bet­te ki dün­ya­nın di­ğer tüm ül­ke­le­ri gi­bi Rus­ya da İran’ın nük­le­er si­lah­la­ra sa­hip ol­ma­sı­nı is­te­mi­yor. Bu­nun­la be­ra­ber Rus­ya, İran’a kar­şı, Oba­ma’nın se­le­fi Ge­or­ge W. Bush’un 2003 yı­lın­da Irak’a yap­tı­ğı gi­bi bir “ön­le­yi­ci sa­vaş”ı da is­te­mi­yor, ki bi­lin­di­ği üze­re bu sa­vaş, Sad­dam Hü­se­yin’in nük­le­er si­lah­la­ra sa­hip ol­du­ğu id­di­ası­na da­yan­dı­rı­la­rak meş­ru­laş­tı­rıl­mış­tı.
İran’a ya­pı­la­cak her­han­gi bir mü­da­ha­le, Rus­ya için Irak’a yö­ne­lik ope­ras­yon­dan da­ha kö­tü so­nuç­la­ra yol aça­bi­lir. Bi­rin­ci­si İran, Irak’tan fark­lı ola­rak, es­ki Sov­yet­ler Bir­li­ği ül­ke­le­ri­nin sı­nır kom­şu­su. İkin­ci­si İran’da sa­yı­la­rı mil­yon­la­rı aşan Aze­ri azın­lık mev­cut. Bu çer­çe­ve­de, Azer­bay­can’ın “cep­he”ye kom­şu olan bir ül­ke­ye dö­nüş­me­si­nin ve is­tik­ra­rı­nın bo­zul­ma­sı­nın Rus­ya için ne tür teh­dit­ler do­ğu­ra­ca­ğı­nı izah et­me­ye ge­rek bi­le yok. Bu­nun­la bir­lik­te Mos­ko­va, son za­man­lar­da Rus­ya’yı düş­man ola­rak gör­me­yi red­de­den ve ül­ke­mi­ze kar­şı sağ­du­yu­lu, prag­ma­tik bir yak­la­şım ser­gi­le­yen Oba­ma yö­ne­ti­mi­ne, iti­ba­rı­nı “mu­ha­fa­za et­me­si” için bir şans ve­re­bi­lir.
Bi­lin­di­ği üze­re Rus­ya ile iliş­ki­ler, Oba­ma’nın bir mik­tar iler­le­me kay­det­ti­ği ve bu se­bep­le övü­ne­bi­le­ce­ği bir­kaç alan­dan bi­ri. Di­ğer önem­li alan­lar­da ise du­rum ol­duk­ça kö­tü. ABD Baş­ka­nı’nın Or­ta­do­ğu’da İs­ra­il­li­ler ile Fi­lis­tin­li­le­ri ba­rış­tır­ma gi­ri­şim­le­ri, Oba­ma ile İs­ra­il Baş­ba­ka­nı Ben­ya­min Ne­tan­ya­hu ara­sın­da, kö­tü bir şe­kil­de ört­bas edi­len bir uz­laş­maz­lı­ğa ne­den ol­du. ABD’den Af­ga­nis­tan’a pey­der­pey gön­de­ri­len ye­ni as­ke­rî bir­lik­ler, Af­ga­nis­tan Cum­hur­baş­ka­nı Ha­mid Kar­zai ile açık tar­tış­ma­yı ön­le­me­ye yet­me­di. Ger­çi Ame­ri­kan Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Hil­lary Clin­ton’ın uya­rı­sı üze­ri­ne Kar­za­i, ABD aley­hi­ne yap­tı­ğı sert eleş­ti­ri­le­ri ge­ri çek­se de, Af­ga­nis­tan Cum­hur­baş­ka­nı’nın Was­hing­ton ile iliş­ki­le­ri­nin es­ki­si gi­bi süt li­man ol­ma­sı pek müm­kün gö­rün­mü­yor.
Pek çok Ame­ri­ka­lı ve Do­ğu Av­ru­pa­lı “şa­hin”in gö­rü­şü­nün ak­si­ne Rus­ya, Oba­ma’nın ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­le­ri is­tik­ra­ra ka­vuş­tur­ma ve şid­det­ten arın­dır­ma ça­ba­la­rı­nın aka­me­te uğ­ra­ma­sı­nı is­te­mi­yor. İş­te Med­ve­dev’in İran so­ru­nuy­la il­gi­li şu ifa­de­le­ri­ni bu çer­çe­ve­de de­ğer­len­dir­mek ge­re­kir: “Ta­bii ki yap­tı­rım­la­rın ka­bul edil­me­si­ni ar­zu et­mem, ama bir za­man ge­le­bi­lir ki bun­lar ka­çı­nıl­maz ola­bi­lir.” Ha­tır­la­ta­lım ki ge­çen se­ne Oba­ma’nın İran hal­kı­na hi­ta­bı da yu­ka­rı­da­ki for­mül­le uyum içe­ri­sin­dey­di. Oba­ma, İran hal­kı­na şöy­le ses­len­miş­ti: “Nük­le­er Si­lah­la­rın Ya­yıl­ma­sı­nı Ön­le­me Ant­laş­ma­sı’nda­ki yü­küm­lü­lük­le­ri ye­ri­ne ge­ti­ri­niz. Ak­si hal­de, ön­lem­ler al­mak zo­run­da ka­la­ca­ğım bir dö­nem ge­le­bi­lir.”
So­nuç ola­rak, Rus­ya kim­se­yi tes­lim et­mi­yor ve ken­di ken­di­ne ye­ni bir şey de icat et­mi­yor. Rus­ya sa­de­ce dün­ya ile bir­lik­te ha­re­ket et­me­ye ça­lı­şı­yor.
* Dmit­ri Ba­biç, Rİ­A No­vos­ti Ha­ber Ajan­sı yo­rum­cu­su­dur.

Tavsiye Et
Amerikan medyası yine savaş davulları çalıyor/ Dave Lindorff, Common Dreams.org, 22 Nisan 2010
Amerikan Basını
Çe­vi­ri: Burcu Anatay
Wall Stre­et Jo­ur­nal ga­ze­te­si 21 Ni­san’da, ABD’nin, İran’ın söz­de nük­le­er si­lah ka­pa­si­te­si­ni ge­liş­tir­me gi­ri­şim­le­ri­ni “dur­dur­ma” yö­nün­de­ki dip­lo­ma­tik ça­ba­la­rın­da “ba­şa­rı­sız” ol­ma­sı ha­lin­de, İs­ra­il’in muh­te­me­len İran’a kar­şı “ken­di ba­şı­na” bir sal­dı­rı dü­zen­le­me­yi plan­la­dı­ğı şek­lin­de bir ha­beri man­şet ten ya­yın­la­dı.
İran’ın nük­le­er bom­ba yap­ma­ya ve hat­ta nük­le­er mal­ze­me el­de et­mek için uran­yum saf­laş­tır­ma­ya ça­lış­tı­ğı­na da­ir güç­lü bir de­lil ol­ma­dı­ğı ger­çe­ği bir ya­na, ga­ze­te, ha­be­rin­de ha­ya­ti bir nok­ta­yı gör­mez­den gel­di: İs­ra­il, baş­lı­ca si­lah­la­rı olan F-15 ve F-16 sa­vaş uçak­la­rı­nı, ABD’nin mal­ze­me­le­ri ve ye­dek par­ça­la­rı sa­ye­sin­de te­min ede­bil­di­ği ve uçu­ra­bil­di­ği için, İran’a “ken­di ba­şı­na” sal­dı­ra­maz. İs­ra­il’in bü­tün sa­vaş ma­ki­ne­si­ni bü­yük öl­çü­de ABD fi­nan­se edi­yor ve si­lah­lan­dı­rı­yor. İs­ra­il’in hiç­bir as­ke­rî fa­ali­ye­ti, ABD’nin tam des­te­ği ol­mak­sı­zın ger­çek­leş­ti­ri­le­mez ve bu­nun ak­si­ni söy­le­mek açık­ça ka­mu­oyu­nu ya­nılt­mak olur.
Terry Gross’un Na­tio­nal Pub­lic Ra­dio’-da­ki en po­pü­ler iş ol­du­ğu­na inan­dı­ğım “Fresh Air” prog­ra­mın­da yap­tı­ğı bir rö­por­taj, Ame­ri­kan med­ya­sın­da­ki bir di­ğer sa­vaş kış­kır­tı­cı­lı­ğı ör­ne­ğiy­di. 20 Ni­san’da­ki “Fresh Air”de, New York Ti­mes ga­ze­te­si­nin sa­vaş mu­ha­bi­ri Dex­ter Fil­kens ile bir rö­por­taj ger­çek­leş­ti­ril­di. Irak Sa­va­şı, özel­lik­le de ABD’nin Irak’ın Fel­lu­ce ken­ti­ne yö­ne­lik şid­det­li sal­dı­rı­sı ile il­gi­li yap­tı­ğı ha­ber­ler­le siv­ri­len ve ge­nel iti­ba­rıy­la ha­ri­ka bir mu­ha­bir olan Fil­kens’ın prog­ram­da, İran Cum­hur­baş­ka­nı Mah­mud Ah­me­di­ne­jad’dan tek­lif­siz­ce “Ame­ri­ka’nın baş düş­ma­nı” ola­rak bah­set­ti­ği­ni duy­dum. Muh­te­me­len -ve umu­yo­rum ger­çek­ten de öy­le­dir- Fil­kens bu­ra­da iro­ni ya­pı­yor­dur. Fa­kat Terry Gross da İran Cum­hur­baş­ka­nı’nın böy­le ni­te­len­di­ril­me­si­ne hiç­bir yo­rum yap­ma­dan izin ver­di.
Ame­ri­ka’nın baş düş­ma­nı? Ger­çek­ten mi? Han­gi ge­rek­çey­le?
Sa­hi­den, İran ken­di­ni Ame­ri­ka’nın baş düş­ma­nı yap­mak için ne yap­tı? Irak’ta, ABD’nin de des­tek­le­miş ol­du­ğu Şi­i­le­rin li­der­li­ğin­de­ki ay­nı hü­kü­me­ti des­tek­le­di ve işin ger­çe­ği Irak’ın bu­gün­kü is­tik­ra­rı bü­yük oran­da İran’ın yap­tık­la­rı sa­ye­sin­de­dir. ABD’nin Af­ga­nis­tan’ı iş­ga­li­nin ilk dönemlerine ve İran­lı­la­rın hiç­bir za­man hoş­lan­ma­dık­la­rı Ta­li­ban’ı de­vir­me­si­ne de önem­li bir yar­dım sağ­la­dı.
İs­ter şir­ket­le­re bağ­lı is­ter­se kâr ama­cı güt­me­yen ol­sun, Ame­ri­kan med­ya ku­ru­luş­la­rın­da ne­den­se as­la yer al­ma­sa da, İran’ın ta­rih­sel ola­rak sal­dır­gan, ge­niş­le­me­ci bir dev­let ol­ma­dı­ğı­nın mut­la­ka be­lir­til­me­si ge­re­kir. Pet­rol re­zerv­le­ri ve nü­fu­su sa­ye­sin­de Or­ta­do­ğu’nun en bü­yük ve en güç­lü ül­ke­le­rin­den bi­ri ol­ma­sı­na rağ­men İran, 18. yüz­yıl­dan be­ri bir baş­ka ül­ke­yi iş­gal et­me­di ve bu­gün de bir baş­ka ül­ke­yi iş­gal et­me­yi plan­la­dı­ğı­na da­ir her­han­gi bir be­lir­ti yok.
Nük­le­er gü­ce sa­hip olan bir İran’ın, İs­ra­il gi­bi elin­de­ki tah­mi­nen 200 ka­dar yük­sek se­vi­ye­li nük­le­er si­lah­la Or­ta­do­ğu’da­ki ye­ga­ne nük­le­er güç olan ve bi­rin­ci sı­nıf fü­ze fır­lat­ma sis­tem­le­ri ile sü­per­so­nik bom­bar­dı­man uçak­la­rı bu­lu­nan bir ül­ke­ye sal­dı­rı dü­zen­le­ye­ce­ği fik­ri­ne nük­le­er si­lah uz­man­la­rı bi­le gü­lü­yor. İran için İs­ra­il’e nük­le­er bom­ba at­mak, ulu­sal bir in­ti­har ey­le­mi ola­cak­tır ve te­rö­rist bi­rey­ler ken­di­le­ri­ni öl­dü­re­bi­lir­ler­se de ulus­lar in­ti­har et­mez­ler. Ulus­lar yan­lış he­sap ya­pıp yı­kı­cı so­nuç­lar­la yüz yü­ze ka­la­bi­lir­ler; fa­kat ka­sıt­lı ola­rak ken­di ken­di­le­ri­ni kur­ban et­mez­ler. Ama bun­la­rın hiç­bi­ri, ABD des­tek­li İs­ra­il ya da doğ­ru­dan ABD ta­ra­fın­dan baş­la­tı­la­cak bir sa­vaş için da­vul çal­ma­yı sür­dü­ren Ame­ri­kan med­ya­sın­da ken­di­ne bir yer bu­la­mı­yor. 
Med­ya­nın bü­yük kıs­mı, İran’ın bir yıl için­de “bom­ba ya­pa­bi­le­cek se­vi­ye­de uran­yum üre­te­bi­le­ce­ği” şek­lin­de ha­ber­ler ya­pı­yor. Ve bu­nu ya­par­ken de, ül­ke­nin bah­si ge­çen tür­de bir ni­ye­ti ol­du­ğu­nu gös­te­ren her­han­gi bir de­li­lin bu­lun­ma­dı­ğı­na (zi­ra İran bu tür­den plan­la­rı ol­ma­dı­ğın­da ıs­rar­lı) hiç de­ğin­mi­yor. Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı ile CI­A kay­nak­la­rı­na da­yan­dı­rı­lan ve İran’ın üç ya da dört yıl zar­fın­da bir bom­ba ge­liş­ti­re­bi­le­ce­ği­ni söy­le­yen “uz­man”la­rın gö­rüş­le­ri­ne de yer ve­ren bu ha­ber­ler, İran’ın böy­le bir ey­le­mi de­ne­me­yi bı­ra­kın dü­şün­dü­ğü hak­kın­da da­hi bir ka­nıt ol­ma­dı­ğı­nı ek­le­mek­te yi­ne sı­nıf­ta ka­lı­yor.
İran hâ­lâ ıs­rar­la Ame­ri­ka’nın “düş­ma­nı”, hat­ta “baş düş­ma­nı” ola­rak gös­te­ri­li­yor. Kal­dı ki “baş düş­man” te­ri­mi, İran’ın Irak ve Ku­zey Ko­re ile bir­lik­te üç ulus­lu “Şer Ek­se­ni”nin bir par­ça­sı ol­du­ğu ta­rzın­da­ki es­ki Baş­kan Ge­or­ge W. Bush ile es­ki Baş­kan Yar­dım­cı­sı Dick Che­ney’nin id­di­ası­na ka­dar da­yan­dı­rı­lı­yor. İran’ın Ame­ri­ka’nın baş düş­ma­nı ol­du­ğu id­dia­sı, ya­pı­sı iti­ba­rıy­la da­hi gü­lünç. Bu­ra­da Fin­lan­di­ya bü­yük­lü­ğün­de bir eko­no­mi­si olan üçün­cü sı­nıf bir ül­ke­den ve top­lam büt­çe­si sa­de­ce 4,8 mil­yar olan üçün­cü sı­nıf bir or­du­dan bah­se­di­yo­ruz. İran’ın ABD’ye sal­dır­ma im­ka­nı ol­ma­dı­ğı gi­bi, Irak ve Af­ga­nis­tan’da­ki Ame­ri­kan güç­le­ri­ni teh­dit et­me im­ka­nı da ol­duk­ça sı­nır­lı. 
Ame­ri­kan med­ya­sın­da İran hak­kın­da ya­pı­lan ha­ber­le­ri oku­mak ve iz­le­mek ba­na, Çin’de ya­şa­dı­ğım sı­ra­da Çin dev­let med­ya­sın­da­ki Tay­van ile il­gi­li ha­ber­le­ri oku­mak­tan da­ha faz­la­sı­nı ha­tır­lat­mı­yor. Çün­kü her iki­si de pa­te­tik öl­çü­de an­lam­sız pa­ra­no­ya ve boş teh­dit­ler­den iba­ret. An­cak en azın­dan or­ta­la­ma bir Çin­li va­tan­daş, çok faz­la pro­pa­gan­da­ya ma­ruz bı­ra­kıl­dı­ğı­nı ayırt ede­cek ka­dar sağ­du­yu sa­hi­biy­di. Ame­ri­ka­lı­lar ise sık sık yap­tık­la­rı gi­bi, İran hak­kın­da oku­duk­la­rı ve iz­le­dik­le­ri her tür­lü çö­pü al­ma­ya ha­zır gö­rü­nü­yor­lar. İran’ın dün­ya üze­rin­de ne­re­de bu­lun­du­ğu­nu gös­te­re­me­ye­cek ve­ya bu ül­ke hak­kın­da si­ze muh­te­me­len Müs­lü­man ol­du­ğu dı­şın­da hiç­bir şey söy­le­ye­me­ye­cek ol­sa­lar da; hiç­bir eleş­ti­ri yap­mak­sı­zın onun “baş düş­ma­nı­mız” ol­du­ğu­nu ka­bul ede­bi­li­yor­lar.
* Phi­la­delp­hi­a’da ya­şa­yan bir ga­ze­te­ci ve kö­şe ya­za­rı olan Da­ve Lin­dorff’un ya­yın­lan­mış bir­çok ki­ta­bı bu­lu­nu­yor. Lin­dorff’un ça­lış­ma­la­rı­na www.this­cant­be­hap­pe­ning.net ad­re­sin­den ula­şı­la­bi­lir.

Tavsiye Et