Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (March 2008) > Film
Film
Kan Dökülecek / There Will Be Blood
Yönetmen-Senaryo: Paul Thomas Anderson
Oyuncular: Daniel Day-Lewis, Paul Dano
Yapım: ABD, 2007, 158 dk.
 
“İn­san­la­ra ba­kar ve ço­ğu za­man on­lar­da se­ve­cek bir şey bu­la­mam. On­lar­dan uzak­laş­mam için da­ha faz­la pa­ra ka­zan­mam la­zım.”
Da­ni­el Pla­in­vi­ew
 
Ame­ri­kan si­ne­ma­sı­nın son dö­nem­de­ki “al­tın ço­cuk”la­rın­dan bi­ri olan P. T. An­der­son’ın, sos­ya­list ya­zar Up­ton Sinc­la­ir’in Pet­rol ad­lı ro­ma­nın­dan uyar­la­dı­ğı Kan Dö­kü­le­cek, 20. yüz­yı­lın baş­la­rın­da “pet­ro­le hü­cum yıl­la­rı”nın ya­şan­dı­ğı bir dö­nem­de, Tek­sas­lı bir gi­ri­şim­ci­nin ma­den­ci­lik­ten pet­rol­cü­lü­ğe uza­nan öy­kü­sü­ne odak­la­nı­yor. Film Gü­ney Ka­li­for­ni­ya’da bü­yük bir ara­zi­nin pet­rol çı­kart­ma hak­la­rı­nı sa­tın al­ma­sıy­la bir­lik­te ser­ve­ti­ni hız­la kat­la­yan ve da­ha faz­la ka­zan­ma hır­sı­nın gi­de­rek ca­na­var­laş­tır­dı­ğı Da­ni­el üze­rin­den adım adım Ame­ri­kan rü­ya­sı­nın ka­bu­sa dö­nü­şü­nü res­me­di­yor.
Ai­le-din-ka­pi­ta­lizm iliş­ki­si üze­rin­den Ame­ri­ka’yı Ame­ri­ka ya­pan de­ğer­ler sis­te­mi­ne odak­la­nan film­de Da­ni­el, sa­de­ce da­ha faz­la ka­zan­mak için Ki­li­se’ye gi­dip, öy­le ol­ma­dı­ğı hal­de din­dar gö­rü­ne­bi­le­cek den­li sah­te­kar, bi­rey­sel hırs­la­rı­nın gö­zü­nü dön­dür­dü­ğü bir ka­rak­ter ola­rak su­nu­lu­yor. Fil­min te­mel ge­ri­lim un­su­ru ise di­nî de­ğer­le­re uzak olan Da­ni­el ile onun git­ti­ği ka­sa­ba­nın pet­rol çı­kar­ma hak­la­rı­nı an­cak Ki­li­se’ye dü­zen­li ba­ğış yap­ma­sı kar­şı­lı­ğın­da ka­bul eden genç ra­hip Eli ara­sın­da­ki psi­ko­lo­jik mü­ca­de­le olu­yor. Bu mü­ca­de­le­de Da­ni­el’ın vah­şi ki­şi­li­ği, gi­de­rek ken­di­ni da­ha faz­la his­set­ti­ri­yor.
Önem­li bi­ri ol­mak, tak­dir edil­mek ar­zu­suy­la ya­nıp tu­tu­şan, ken­di­ni Me­sih ilan eden ra­hip Eli; in­san­lar­dan öle­si­ye nef­ret et­se de yal­nız kal­mak­tan kor­kan, ya­nın­da hep bi­ri­ni bu­lun­du­ran Da­ni­el ve onun duy­ma ye­ti­si­ni kay­be­din­ce ile­ti­şi­mi­ni tüm­den yi­tir­di­ği ma­ne­vi oğ­lu, yö­net­men An­der­son’ın bü­yük an­la­tı­la­ra da­yan­sa da de­rin­lik­li ka­rak­ter dra­ma­sın­dan ta­viz ver­me­yen si­ne­ma­sı­nın işa­ret­le­ri ni­te­li­ğin­de. Ye­ral­tı­na dö­şe­di­ği bo­ru­lar­la üç ku­ru­şa ik­na et­ti­ği ai­le­le­rin pet­ro­lü­nü son dam­la­sı­na ka­dar emen pet­rol­cü ile “Tan­rı’nın ku­zu­su”nun ka­nı­nı içen ra­hip ara­sın­da “Eko­no­mi mi di­ni, din mi eko­no­mi­yi be­lir­ler?” şek­lin­de özet­le­ne­bi­le­cek Marks-We­ber iki­le­mi üze­rin­den iliş­ki ku­ran film, ka­pi­ta­lizm ile iş­bir­li­ği ha­lin­de­ki her di­nî an­la­yı­şın ola­sı so­nu­nu özel­lik­le çar­pı­cı fi­nal sah­ne­siy­le faş edi­yor.
Bu iliş­ki üze­rin­den ABD’de son dö­nem yük­se­len Evan­je­lizm ile Irak’a sal­dı­rı­nın mi­ma­rı pet­rol tröst­le­ri ara­sın­da­ki iliş­ki­ye de gön­der­me ya­pan film, 19. yüz­yıl­da sö­mür­ge­ci te­za­hür­le­riy­le be­ra­ber tüm dün­ya­ya ege­men olan, ser­ma­ye­nin ko­şul­suz hâ­ki­mi­ye­ti­ni ön­gö­ren ka­pi­ta­liz­min ve onun üret­ti­ği bit­mez-tü­ken­mez gö­zü doy­maz­lı­ğı ile dün­ya­yı, ye­ral­tı ve ye­rüs­tü ser­vet­le­riy­le sö­mür­mek is­te­yen ve bu uğur­da za­yı­fı ez­me hak­kı ol­du­ğu­na ina­nan “Ho­mo Eco­no­mi­cus”un ba­şa­rı­lı bir ale­go­ri­si.
Hem is­mi hem de hi­ka­ye­siy­le pet­rol uğ­ru­na Irak’tan Af­ga­nis­tan’a bü­tün Or­ta­do­ğu coğ­raf­ya­sın­da her gün dö­kü­len ka­nın ke­ha­ne­ti ni­te­li­ği­ni ta­şı­yan film, Da­nil Day-Le­wis’in Os­car ödül­lü muh­te­şem oyun­cu­lu­ğu ve her bi­ri ay­rı bir fo­toğ­raf ka­re­si ta­dın­da kad­raj­la­rı ile si­ne­ma­tog­ra­fik an­lam­da da göz dol­du­ru­yor. /Hilal Turan

Tavsiye Et
New York Çeteleri / Gangs of New York DVD
Yönetmen: Martin Scorsese
Senaryo: Jay Cocks
Oyuncular: Daniel Day-Lewis, Leonardo DiCaprio
Yapım: ABD, 2002, 168 dk.
 
19. yüz­yı­lın son ya­rı­sın­da Ame­ri­kan İç Sa­va­şı yıl­la­rın­da New York, so­kak çe­te­le­ri­nin mü­ca­de­le­si­ne sah­ne ol­mak­ta­dır. “Yer­li­ler” isim­li Ang­lo­sak­son çe­te­nin li­de­ri Ka­sap Bill, “Ölü Be­yaz Tav­şan­lar” isim­li İr­lan­da­lı göç­men­le­rin oluş­tur­du­ğu çe­te­nin li­de­ri Ra­hip Val­lon’u öl­dü­re­rek ken­tin yö­ne­ti­mi­ni ele ge­çir­miş­tir. An­cak Val­lon’un oğ­lu­nun yıl­lar son­ra New York’a dön­me­si, mü­ca­de­le­yi ye­ni­den ateş­le­ye­cek­tir. Bir oğ­lun in­ti­kam hi­ka­ye­si ek­se­nin­de New York’un suç, şid­det ve ırk­çı­lık­la ma­lul geç­mi­şi­ne mer­cek tu­tan film, mo­dern New York’un üze­rin­de yük­sel­di­ği vah­şe­ti if­şa edi­yor. Ame­ri­kan rü­ya­sı­nın te­me­li­ne di­na­mit koy­du­ğun­dan ol­sa ge­rek, 10 dal­da aday gös­te­ril­di­ği hal­de Os­car ödü­lü ala­ma­yan en­der ya­pım­lar­dan. New York Çe­te­le­ri, us­ta yö­net­men Scor­se­se’in fil­mog­ra­fi­sin­de va­sat bir yer­de dur­sa da, Da­ni­el Day-Le­wis’in mü­kem­mel per­for­man­sı ve ti­tiz sa­nat yö­ne­ti­miy­le ba­şa­rı­lı dö­nem film­le­ri ara­sın­da yer alı­yor. /Hilal Turan

Tavsiye Et
Sweeney Todd: Fleet Sokağının Şeytan Berberi
Yö­netmen: Tim Burton
Senaryo: Jhon Logan
Oyun­cu­lar: Johnny Depp, Helena Bonham Carter
Ya­pım: ABD, 2007, 116 dk.
 
Yar­gıç Tur­pin, ber­ber Ben­ja­min Bar­ker’ı hak­sız ye­re suç­lar ve onu ka­rı­sı ile kü­çük kı­zın­dan ayı­ra­rak uzak­la­ra gön­de­rir. Ara­dan on beş yıl geç­tik­ten son­ra Bar­ker, yıl­lar ön­ce ken­di­si­ne ait olan ber­ber dük­ka­nı­na Swee­ney Todd adı ile ge­ri dö­ner. Ama­cı ai­le­si­ni elin­den alan Yar­gıç Tur­pin’den in­ti­kam al­mak­tır. İtal­yan ber­ber Pi­rel­li, Bar­ker’ı kim­li­ği­ni if­şa et­mek­le teh­dit edin­ce, Bar­ker onu tek dos­tu olan us­tu­ra­sı yar­dı­mıy­la bo­ğa­zı­nı ke­se­rek öl­dü­rür. Bar­ker’ın ber­ber dük­ka­nı, Ba­yan Lo­vett’ın et bu­la­ma­dı­ğı için pi­şir­dik­le­ri­ni sa­ta­ma­dı­ğı bö­rek­çi dük­ka­nı­nın üst ka­tın­da­dır. Bi­ri in­ti­kam pe­şin­de di­ğe­ri dük­ka­nı­nı kur­tar­ma der­din­de olan Bar­ker ve Lo­vett bir or­tak­lık ku­rar­lar. Pi­rel­li’nin ce­se­di ile baş­la­yan or­tak­lık Bar­ker’ın ge­len müş­te­ri­le­ri­ni öl­dür­me­ye de­vam et­me­siy­le sağ­lam­la­şır. Çün­kü Lo­vett, bö­rek­le­ri­nin har­cı­nı Bar­ker’ın öl­dür­dü­ğü in­san­la­rın et­le­riy­le dol­du­rur. Ön­ce Todd’un tra­şı, ar­dın­dan da Ba­yan Lo­vett’ın bö­rek­le­ri­nin ünü kı­sa za­man­da Lon­dra­lı­la­rın dil­le­ri­ne do­laş­ma­ya baş­lar.
Tim Bur­ton film­le­ri­nin sa­hip ol­du­ğu mak­yaj, her de­fa­sın­da yö­net­me­nin sı­ra­dı­şı dün­ya­sı­nın ka­pı­la­rı­nı ih­ti­şam­la ara­la­ma­sı­na ye­ti­yor. Ne an­la­tır­sa an­lat­sın sa­de­ce an­lat­ma bi­çi­mi için ter­cih edi­le­bi­le­cek film­ler üre­ten Bur­ton, Swe­eny Todd ile mü­zi­kal haz­zı ve ür­kü­tü­cü ci­na­yet­le­ri şid­det çer­çe­ve­sin­de çi­zi­yor. Ölü su­rat­lı ka­rak­ter­le­ri ve ne­re­dey­se sa­de­ce kan­la renk­le­nen sah­ne­le­riy­le ka­ran­lık at­mos­fe­ri güç­len­di­ri­yor. Swe­eny Todd’un spe­kü­la­tif var­lı­ğı­nın deh­şe­ti fil­mi en ba­şın­dan ka­na bu­la­sa da Bur­ton’ın bu hi­ka­ye­nin deh­şe­ti­ni an­lat­mak için doğ­ru bir se­çim ol­du­ğu ra­hat­lık­la söy­le­ne­bi­lir. Kor­ku­tu­cu, ge­ri­lim do­lu ve za­man za­man ra­hat­la­tı­cı at­mos­fe­ri­ne de­vam­lı ola­rak eş­lik eden tra­je­di, ay­nı za­man­da 19. yüz­yıl. Lon­dra’sın­da­ki ka­ran­lık at­mos­fe­re de ta­nık­lık edi­yor. İn­san­la­rın bir­bi­ri­ni ye­me­si me­ca­zın­dan yo­la çı­ka­rak fi­zik­sel ger­çek­li­ğe uza­nan Swe­eny Todd, ada­let duy­gu­su­nun, dö­ne­min iç çal­kan­tı­la­rı­nın ve ka­pi­ta­liz­min go­tik ka­bu­ğu­nu oluş­tu­ru­yor. Se­ri ka­til olan bir ber­ber­le öz­deş­leş­me­nin zor­lu­ğu­nun far­kın­da olan yö­net­men ka­pi­ta­list söy­le­min içi­ne inat­la ek­sik tah­ta­lı bir Johnny Depp çiz­se de, ka­rak­te­ri­ne in­sa­ni duy­gu­lar serp­me­yi ih­mal et­mi­yor. İçi­ne dö­nük, işi yal­nız­ca in­ti­kam duy­gu­su­nu pe­kiş­tir­mek olan Todd’un, den­gi ve yal­nız­ca da­ha dı­şa dö­nük ver­si­yo­nu sa­yı­la­bi­le­cek Lo­vett ile suç or­tak­lı­ğı ise his­te­rik bir çiz­gi­de iler­li­yor. Film yo­la çık­tı­ğı hi­ka­ye iti­ba­rıy­la kes­kin hat­la­ra sa­hip­ken, Bur­ton, Depp ve Car­ter muh­te­şem üç­lü­sü(!) ile da­ha da siv­ri­li­yor ve Tim Bur­ton arı­za­lı-vaz­ge­çil­mez­ler lis­te­si­ni ka­bart­ma­ya de­vam edi­yor. /Es­ra Bu­lut

Tavsiye Et