Panorama
ABD’nin 44. başkanı Obama
4 Kasım’da yapılan Amerikan başkanlık seçimlerinde Barack Obama oyların %52,5’ini alarak ABD’nin ilk siyahî başkanı oldu. Rakibi John McCain ise %46,2 oy oranında kaldı. Obama’nın seçilmesinin, Kasım 1960’ta Katolik John F. Kennedy’nin başkan seçilmesinden sonra ABD’nin yaşadığı en kapsamlı dönüşüm olduğu belirtiliyor. 20 Ocak’ta görevi George W. Bush’tan devralacak olan Obama’nın seçilmesi uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandı. Obama yaptığı açıklamalarda, saldırgan, ideolojik ve başına buyruk bir dış politika yürüten Bush yönetiminden farklı olarak, pragmatist bir dış politika yürüteceği ve sorunların çözümünde çok taraflılığı, uluslararası hukuku, işbirliğini ve barışı önceleyeceği izlenimi veriyor. Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, yeni ABD yönetiminin Moskova ile işbirliğine önem vereceğini umduğunu belirtirken; AB Komisyonu Başkanı Jose M. Barroso, Bush döneminde zarar gören transatlantik ittifakının yeniden canlanacağı ve ABD ile AB arasında yeni bir döneme girileceğini umduklarını söyledi. Arap Birliği Başkanı Amr Musa da yeni yönetimin Ortadoğu’ya yönelik daha farklı bir yaklaşım içerisine gireceğini umduklarını belirtti.
Tavsiye Et
AB Türkiye İlerleme Raporu’nu açıkladı
AB Komisyonu tarafından hazırlanan 11. İlerleme Raporu ve ileriye yönelik beklentiler içeren Genişleme Stratejisi belgesi 5 Kasım’da yayınlandı. Son bir yılın değerlendirildiği rapor ve belgede, Kopenhag Kriterleri bağlamında Türkiye’nin işleyen bir piyasa ekonomisi olduğu ilk defa vurgulanıyor. Öte yandan hükümete yönelik olarak, sivil anayasa konusunda arzu edilen ilerlemenin gerçekleşmediği, yolsuzlukla mücadele konusunda kapsamlı bir stratejinin belirlenmediği ve TCK’nın 301. maddesinde yapılan değişikliğin de tatmin edici olmadığı eleştirileri yapılıyor. TSK’ya ise Kıbrıs, Güneydoğu, laiklik ve siyasi partiler gibi yetkilerini aşan iç ve dış politika konularında siyasi alana müdahale ettiği eleştirileri yöneltiliyor. Raporun yayınlanmasından sonra Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “raporda yer verilen ve olumsuz olarak değerlendirilebilecek hususlar, amacı üzerinde durulması gereken ve çalışmaların odaklanması beklenen alanların tespiti olarak yorumlanmalıdır” değerlendirilmesi yapıldı. Bu arada AB-Türkiye ilişkileri açısından önemli bir gelişme yaşandı. Cem Özdemir Alman Yeşiller Partisi’nin 28. kurultayında partinin eş başkanlık görevine seçildi. Özdemir ilk konuşmasında Almanya’da dışlananların sesi olacağına vurgu yaptı.
Tavsiye Et
Hindistan bombalı saldırılarla sarsıldı
Kasım ayında Hindistan iki önemli gelişmeyle gündemimizdeydi. İlki, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 140 işadamı ve milletvekiliyle Hindistan’a hem ziyaret hem ticaret amaçlı ziyaretiydi. 21 Kasım’da başlanan ve dört gün süren ziyaret çerçevesinde Erdoğan, Hindistan Başbakanı Manmohan Singh ile bir araya geldi. Erdoğan, Yeni Delhi’de Türk-Hint İş Forumu’na katıldı; Agra ile teknoloji merkezi Bangalore şehirlerini ziyaret etti. Temaslar sırasında önemli ticaret anlaşmalarına da imza atıldı.
İkincisi ise, 26 Kasım’da Hindistan’ın finans merkezi Mumbai’ye düzenlenen bombalı saldırılardı. Silahlı kişiler, Tac Mahal ve Trident-Oberoi otelleri, bir restoran, hastaneler ve bir tren istasyonu dahil olmak üzere 10 farklı yere saldırı düzenledi. Olaylar sırasında 200 civarında kişi hayatını kaybederken, çok sayıda kişi de rehin alındı. Saldırılardan sonra İçişleri Bakanı Shivraj Patil ve Ulusal Güvenlik Danışmanı M. K. Narayanan görevlerinden istifa ettiler. Saldırılar henüz aydınlatılamazken, sağ kalan tek terörist olan Pakistanlı Azam Emir Kasav, saldırı planını 6 ay önce yaptıklarını ve hedeflerinin 5000 kişiyi öldürmek olduğunu belirtti. Kasav’ın Pakistan’da faaliyet gösteren bir örgütün üyesi ve öldürülen iki saldırganın da İngiliz pasaportlu Pakistanlılar olduğu basına yansıyan bilgiler arasında. Saldırılar üzerine Hindistan Pakistan’a yönelik sert açıklamalar yaptı. Pakistan Devlet Başkanı Asıf Ali Zerdari, militanların bölgeyi bir savaşa sürükleme gücüne sahip oldukları konusunda uyardı. Türkiye dâhil uluslararası toplum, Hindistan ile Pakistan arasında bir askerî gerilimin yaşanmaması için diplomatik girişimlerini sürdürüyor.
Tavsiye Et
Siyasi partiler “açılıyor”
Yerel seçimler yaklaşırken Kasım ayına siyasi partilerin açılımları damgasını vurdu. Süreç, 16 Kasım’da Sultangazi’de aday tanıtım ve üye katılım programına katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, CHP’nin Sultangazi belediye başkan adayı olarak eşi tesettürlü Ercan Karabayır’ın ismini açıklaması ve çarşaflı kadınlara CHP rozeti takmasıyla başladı. Baykal’ın tepkilere cevaben, örtüye ilişkin tüm kıyafetlerin “siyasal simge” olarak algılanmasını doğru bulmadığını ve örtülülerin CHP’ye üye olmasının laikliği tehlikeye düşürmeyeceğini açıklamasıyla devam etti.
MHP ise, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Ya sev ya terk et” söylemine yakın ifadeler kullanması üzerine, MHP’ye atfedilegelen bu sloganları benimsemedikleri ve sevmeyenlerin vatanını terk etmemesi için herkesin gerekli çabayı göstermesi gerektiği mesajıyla Kürtlere seslendi. Yine Devlet Bahçeli, Alevi sorunu ve Alevi yurttaşların talepleri konusunda anlamaya ve anlaşmaya yönelik çabaları destekleyeceklerini ilan ederek de Alevi seçmenlere kapı aralamaya çalıştı.
AKP de Alevi milletvekili Reha Çamuroğlu yoluyla Alevi açılımını yeniden başlattı. Başbakanın onayını alan Çamuroğlu, kısa ve orta vadeli bir programı gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Kısa vadede Başbakan Erdoğan’ın, 12 günlük orucun başladığı Muharrem ayında Alevilerle iftara katılarak bir kucaklaşma gerçekleştirmesi; orta vadede cemevlerinin ibadethane olarak kabulü, Diyanet’ten ayrı olarak “Alevi İslam” din hizmetlerinin kurumlaştırılması, dede ve zâkirlere kadro verilmesi planlanıyor.
Bazılarının toplumsal barış ve birlik için önemli adımlar olarak gördüğü bu açılımlar, toplumun önemli bir kesimi tarafından seçim yatırımı olarak değerlendiriliyor.
Tavsiye Et
TMSF yıpratılmak isteniyor
2004 yılında özerk bir kurum olarak yapılandırılan ve görevi batık bankalardan devraldığı varlıkları en yüksek değerlerle satmak ve alacak tahsili yapmak olan TMSF, bazı medya organlarınca yıpratılmak isteniyor. TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ün bir televizyon programında sarf ettiği sözler, “Hükümetle TMSF’nin arası açıldı” şeklinde basına yansıtıldı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, yaptığı açıklamada söz konusu haberlerden “hükümetin rahatsızlığını” dile getirdi. Konuyla ilgili açıklama yapan Ertürk ise “TMSF’nin yasalarla belirlenen işlevlerini yerine getirirken karşılaştığı zorlukları ifade etmeye dönük değerlendirmelerin, bağlamından koparılmış bazı ifadeler ve görüntüler kullanılarak siyasi öfke ve polemiklere malzeme yapılması”nı eleştirdi.
Basına yansıtılan son haberlerle, batık bankalardan devlet adına 18 milyar dolar tahsilat sağlamış ve bu gelirleri muhtelif kamu kurumlarına aktarmış bulunan TMSF’nin yıpratılmak istenmesi ise kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Tavsiye Et
“Okyanus” operasyonunda rektör de tutuklandı
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Meram Tıp Fakültesi ve Konya Numune Hastaneleriyle birlikte Konya’da ve farklı illerde çok sayıda sağlık kurumunun yemek, görüntüleme, güvenlik ve temizlik ihalelerini alan Okyanus Şirketler Grubu’na yönelik operasyonun ikinci dalgasında çok sayıda kişi tutuklandı. 17 Kasım’da 8 ilde eş zamanlı düzenlenen “Okyanus” operasyonu kapsamında, aralarında üst düzey yöneticilerin de bulunduğu yaklaşık 34 kişi “çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından gözaltına alındı. Cumhuriyet Savcılığı tarafından nöbetçi mahkemeye sevk edilen aralarında SÜ Rektörü Prof. Süleyman Okudan’ın da bulunduğu 11 kişi tutuklandı. Okudan’ın “örgüt yöneticisi” olmak suçlamasıyla tutuklandığı belirtiliyor.
Bu operasyon kapsamında Nisan 2008’de ilk dalga, 24 Eylül’de de ikinci operasyon yapılmış, aralarında Nusret Argun, Dr. Mustafa Mete ve Arif Aytürk’ün de bulunduğu çok sayıda kişi tutuklanmıştı.
Tavsiye Et
Alevilerin mitingi olaysız geçti
Alevi-Bektaşi Federasyonu, 9 Kasım’da Sıhhiye Meydanı’nda “Ayrımcılığa Karşı Eşit Yurttaşlık Hakkı” mitingi düzenledi. Türkiye’nin birçok şehrinden gelen göstericiler “zorunlu din dersi kaldırılsın”, “cemevleri ibadethanedir”, “Madımak müze olacak” yazılı dövizlerle yürüdüler; hükümetten taleplerini sıraladılar. Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız, yaptığı konuşmada Alevi toplumunun demokrasi ve laikliği desteklediğini söyledi. Mitinge, CHP ve ÖDP’nin de aralarında bulunduğu siyasi partiler ve çeşitli sivil toplum örgütleri de destek verdi. DTP milletvekilleri Sırrı Sakık, Sebahat Tuncel, Aysel Tuğluk ve Hasip Kaplan da mitinge katıldı. Daha önce Eskişehir, Bursa, Adıyaman, Adana gibi birçok ilde bir araya gelen Alevi dernekleri, ilk kez Ankara’da miting düzenlediler.
Alevilerin meydanlara inip taleplerini dile getirmesi, hükümeti harekete geçirdi. Alevilerin talepleri Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu ile AKP İstanbul milletvekili Reha Çamuroğlu tarafından ele alınırken; bu hareket kamuoyunda “AKP’nin Alevi açılımı” olarak değerlendiriliyor.
Tavsiye Et
ABD askerleri üç yıl daha Irak’ta
Irak parlamentosu, ABD askerlerine 31 Aralık 2011 tarihine kadar kalma izni veren 30 maddelik güvenlik anlaşmasını 27 Kasım günü onayladı. Anlaşma 17 Kasım’da imzalanmış ve 20 Kasım’dan itibaren de 275 sandalyeli Irak meclisinde tartışmaya açılmıştı. Birleşik Irak İttifakı ile Kürt İttifakı’nın desteklediği anlaşmaya, Şii İttifak’taki Sadr Grubu ile bazı muhalif partiler Irak’ın onurunu zedelediği gerekçesiyle itiraz ettiler. ABD’nin Irak’taki askerî varlığı, 2003’te BM’nin 1511 sayılı kararıyla yasallık kazanmış ve Irak yönetiminin ısrarıyla sürekli uzatılmıştı. Genel itibarıyla anlaşma, ABD güçlerinin üslerinde ve üsler dışında yetkilerini kısıtlarken, Irak yönetiminin egemenlik alanını genişletiyor.
ABD ile Irak arasında imzalanan bu anlaşma İran’da tepkiyle karşılandı. Eski Cumhurbaşkanı Haşimi Rafsancani anlaşmayı “Iraklıları köleleştirme amaçlı Amerikan girişimi” olarak nitelerken, Bağdat bir süredir önceden imzalanan anlaşmaları genişleterek veya Irak-ABD anlaşmasına karşı denge yaratacak yeni bir anlaşma imzalayarak İran’ın endişelerini gidermeye çalışıyor.
Tavsiye Et
Somalili korsanlar boş durmuyor
Halen iki Türk gemisini de ellerinde bulunduran Somalili korsanların, Somali açıkları ve Aden Körfezi’ndeki kaçırma eylemleri hız kesmiyor. Geçtiğimiz ay 10’a yakın gemiyi kaçıran korsanların en fazla ses getiren eylemi, 100 milyon dolarlık ham petrol taşıyan ve 25 kişilik mürettebatı bulunan Sirius Star adlı Suudi tankerini 15 Kasım’da ele geçirmeleri oldu. Denizcilik tarihindeki en büyük gemi kaçırma eylemini gerçekleştiren Somalili korsanların, ellerindeki dev Suudi tankeri için 15 milyon dolar fidye istediği bildirildi. Korsanların ön plana çıkan diğer bir eylemi ise ilk defa bir savaş gemisine saldırmaları oldu. Hindistan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Hindistan’a ait INS Tabar isimli savaş gemisi Umman’nın Salalah bölgesi açıklarında şüpheli gördüğü bir gemiye “dur” ihtarı yaptı. Korsanlara ait olduğu tespit edilen gemiden “dur” ihtarına ateşle karşılık verildi. Çatışma sonucunda korsanların “ana gemileri”nden birisi olduğu bildirilen gemi ağır hasar alarak battı.
Tavsiye Et
Filistin ile İsrail arasında 19 Haziran’da yapılan ateşkes, 4 Kasım’da başlayan çatışmalar sonucu tehlikeye girdi. İsrail askerlerinin sınırda Filistinli militanlarca kazılan bir tüneli yok etme girişimi sırasında çıkan çatışmada 7 Hamaslı hayatını kaybetti. Karşılıklı çatışmalar nedeniyle Kasım ayı boyunca ateşkes defalarca ihlal edildi. Ateşkese rağmen İsrail, bir taraftan Filistinlilere yönelik saldırılarını sürdürürken, diğer taraftan uluslararası kamuoyunun tepkisini çekmemek için çeşitli girişimlerde bulunuyor. İsrail Başbakanı Ehud Olmert ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 17 Kasım’da bir araya geldi. Son olarak İsrail yönetimi, Filistin Lideri Mahmud Abbas’a bir iyi niyet jesti olarak 250 Filistinli tutukluyu serbest bırakma kararı aldı. İsrail hapishanelerinde halen 11 bin civarında Filistinli tutuklu bulunuyor.
Öte yandan 8 Kasım’da BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, Filistin hakkında hazırlanan ve BM Genel Kurulu’na gönderdiği iki raporda, İsrail’in, işgal altındaki topraklarda devam ettirdiği yerleşim yeri projeleriyle ve diğer bazı araçlarla Filistinlilerin haklarına tecavüz ettiğini kaydetti.
Tavsiye Et