Son zamanlarda internet dünyasının en sosyal ve en popüler oyuncağı olarak hayatımızda yer almaya başladı Twitter. Sağda solda, basında, markalar nezdinde, ünlüler arasında Twitter’ın ismi sık sık yüksek sesle zikrediliyor.
Twitter’ın ne olduğuna dair kurumun kendi açıklamalarına baktığımızda, çok basit bir soru olan “Şu anda ne yapıyorsun?” sorusunun cevabını paylaşmak üzere kurulmuş bir arayüz olduğunu görüyoruz.
Twitter’ın ne olup ne olmadığına dair merakımızı tatmin edebilmek için uygulamanın daha derinine indiğimizde Twitter’ın arka planında yatan microcasting (mikroyayıncılık), contentcasting (içerikyayıncılığı), social networking (sosyal ilişki geliştirme) gibi post-modern internet kavramları ile karşılaşıyoruz.
Özet olarak Twitter’ı mikro düzeyde bir yayın platformu olarak değerlendirebiliriz. 140 karakter içinde, cepten, internetten; yapıp edilenler dünyayla paylaşılabiliyor, onların ne yaptığı okunabiliyor, dünya ile iletişime geçilebiliyor. 140 karakter sınırı ise daha özgün bir içerik üretmeye itiyor. Twitter’ın etkileşim altyapısına baktığımızda, kullanıcıların birbirleriyle anlık mesajlaşma platformlarında olduğu gibi kolaylıkla ve eş zamanlı olarak diyalog kurabildiklerini görüyoruz. Anlık diyalog kurabilme imkanı Twitter’ı rakiplerinden farklılaştıran en önemli unsurların başında geliyor.
Twitter platformuna her geçen gün yeni bir markanın girdiğine şahit oluyoruz. Markaların bazıları sadece bu platformda bulunmak için, bazıları da gerçekten potansiyel müşterileriyle diyalog kurabilmek, onlara fayda sağlayabilmek için yer alıyorlar.
Markalar platform ile ilgili amaçlarını, stratejilerini iyi tarif etmişlerse Twitter, onlar için çok işe yarayabiliyor. Örneğin Dell bilgisayarları Twitter’ı kullanarak milyonlarca dolarlık satış yaptı. CNN, ESPN gibi kanallar, her an o siteleri gezemeyecek kişilere kısa haber başlıkları ve linkler şeklinde güncellemeler göndererek bu platformu izleyenlerin, gündemi sıcağı sıcağına takip etmesine olanak sağlıyor. Ülkemizde de Twitter’ı aktif olarak kullanan markaların başını Türk Hava Yolları (Anadolu Jet ve Miles&Smiles), NTV, Pegasus çekiyor. Zappos CEO’su, ülkemizde de Turkcell’in CEO’su Twitter’da bulunup markasını temsil ediyor ve gerçek bir kişi olarak insanlara cevap veriyor. Böylelikle kullanıcıların markaya olan güveni artıyor.
Global düzlemde Twitter’daki marka sıralamasına baktığımızda ilk 5’te Microsoft, BBC, Sony, Apple, Playstation’ı görüyoruz. Yahoo bu listede 7’nciliği, Google ise ancak 9’unculuğu alabiliyor.
İçeriği bu kadar hızlı yayılan bir Sosyal Medya platformunda yeni çıkan bir ürünü tanıtmak, Lost’un son bölümü hakkında izleyiciler ne düşünüyor onu araştırmak, Heroes devam edince neler olacağını görmek çok kolay oluyor.
Tüm bunları okuduktan sonra geriye bir Twitter hesabı açmak ve kullanmaya başlamak kalıyor!
Tavsiye Et
Google Translate
Diğer online tercüme sitelerinden farklı olarak Google Translate kendi tercüme yazılımını kullanıyor. Tercüme performansları ortalama düzeylerde seyrederken, Google Translate’ten mükemmel sonuçlar beklememek gerekiyor. Türkçe tercüme modülü daha çok yeni olduğundan şimdilik başarılı sonuçlar alınamıyor, ancak diğer dillerde (özellikle Latin kökenli dillerde) çok iyi performans sergileniyor.
WorldLingo
WorldLingo, yazıların bir kısmını ya da internet sayfalarının tamamını online ortamda çevirebilme hizmeti veriyor ve %70-%75 doğruluk oranı ile çalışıyor.
WorldLingo’nun hizmet verdiği diller; İngilizce, Çince (Basitleştirilmiş), Çince (Geleneksel), Fransızca, Almanca, Yunanca, İtalyanca, Japonca, Korece, Portekizce, Rusça ve İspanyolca olarak gözüküyor.
Yahoo Babel Fish
Babel Fish, kısa yazılar ve internet sayfaları için tercüme hizmeti veren bir platform. Tercüme aracında, İngilizce, İspanyolca, Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Portekizce gibi diller yer alıyor.
Ürünün altyapısı sağlam olmasına rağmen performans sonuçları hâlâ beklenilen düzeyde değil.
Tavsiye Et