Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (October 2003) > Film
Film
11 Eylül / September 11
Yapım: 2002, İngiltere/Fransa, 128 dk.
Alain Brigand öncülüğünde gerçekleştirilen proje, her biri 11 dakika 9 saniye ve 1 kare uzunluğunda 11 filmden oluşuyor. Türkiye’de ilk gösterimi, TÜRSAK’ın düzenlediği “Dinlerarası Diyalog” temalı “5. Uluslararası Sinema-Tarih Buluşması” kapsamında gerçekleştirildi. Projedeki yönetmenler sırayla Semire Mahmelbaf (İran), Claude Lelouch (Fransa), Yusuf Şahin (Mısır), Danis Tanoviç (Bosna), Idrissa Ouedraogo (Burkino Faso), Ken Loach (İngiltere), Alejandro Gonzalez Inarritu (Meksika), Amos Gitai (İsrail), Mira Nair (Hindistan), Sean Penn (ABD), Shohei Imamura (Japonya).
Genel olarak baktığımızda filmlerin, Sean Penn’inki dışında, sinemasal anlatımdan uzak olduğunu görüyoruz. Bir kısmı, ifadeyi diyaloglara yükleyerek didaktik bir anlatımı tercih ederken, bir kısmı da hikayeyi öncelemiş ve etkileyiciliği bu şekilde yakalamaya çalışmış.
Tanoviç, 11 Eylül’le, yakınları Sırplar tarafından katledilen Bosnalı kadınların her ayın 11’inde yaptıkları protesto yürüyüşü arasında benzeşim kurarak, duyarlı bir yaklaşım sunmuş.
Ouedraogo, annesinin ilaç parasını kazanmak için okuldan ayrılan bir çocuğun, 11 Eylül ertesinde, arkadaşlarıyla Ladin benzeri bir adamın peşine düşerek, para ödülünü kazanmayı planlamasını anlatıyor. Hem düşündüren hem de gülümseten hikayesiyle, projedeki en ilgi çeken film.
Ken Loach, 11 Eylül eylemiyle 1973’te Şili’de yaşanan darbe arasında bağlantı kurarken, filmini müzikle daha da duyarlı bir hale getiriyor.
Inarritu, deneysel filmiyle belki de yaşanan birçok olaya gözlerimizi kapadığımız hissini uyandırıyor. Finali ise çarpıcı bir soruyla yapıyor.
Sean Penn, ifadesindeki gücünü sinematografik anlatımla gerçekleştirirken, ABD’ye en sert eleştiriyi getiren filmi yapmış.
Imamura, İkinci Dünya Savaşı’ndan dönen bir askerin yılan gibi davranmayı seçmesini anlatırken, savaşla insanın insaniyetten nasıl uzaklaştığını anlatıyor. Filmin sonunda, “Kutsal savaş diye bir şey yoktur!” diyerek yerinde bir duruşla, projeyi sonlandırıyor.
11 Eylül filmi, hedeflenen mesajı vermek dışında bir bütünlük oluşturmuyor. Ortak bir hikaye etrafında farklı bakış açılarını görmek oldukça etkileyici olabilirdi. Sinemasal bir beklenti olmadan, dünyayı sarsan tarihi bir olaya farklı bakışları görmek adına, seyredilmesi gereken bir yapım. / Ayşe Demirkalp

Tavsiye Et
Kod Adı Kılıçbalığı (Swordfish) DVD
Her yönüyle Amerikalı bir yapım olan film, oldukça cesur bir yaklaşımla, kendi toplumuna bir özeleştiri getiriyor ve alanındaki diğer yapımlardan açık farkla ayrılıyor. Belki de bu sebeple, ABD’nin bu özeleştiriye tahammülü olmadığından, 11 Eylül sonrası ABD’de yasaklanıyor. Çünkü adeta kehanet gibi bir 11 Eylül senaryosuyla karşı karşıyayız.
Filmin başında kahramanımız, gözlerini kameraya dikerek, gerçeği anlatan bir filmin, gişe de yapabileceğini söylüyordu. Gerçekten de film Hollywood standartlarında; ancak bir farkla: “Mutlu son yerine ‘Özgür Amerikalının Mutluluğu’ için can veren Amerikalılar.” Ayrıca filmde, yer yer sakınılması gereken sahnelerin bulunduğunu belirtmekte yarar var.

Tavsiye Et
Film
GEÇMİŞ YAZILAR