Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (May 2005) > Dosya > TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA SOL
Dosya
TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA SOL
Günlerin bugün getirdiği
Baskı, zulüm ve kandır
Ancak bu böyle gitmez
Sömürü devam etmez
Yepyeni bir hayat gelir
Bizde ve her yerde
 
1 Mayıs Marşı’nın bizde ve her yerde beklediği yepyeni hayat, neoliberalizm ideolojisi ve küresel kapitalizm değildi şüphesiz. Ama tarihin akışı ne yazık ki böyle oldu. Aralık 1991’de SSCB’nin dağılmasıyla birlikte, sosyalist sistemin mutlak yenilgiye uğradığını düşünen Batı dünyasında büyük bir sevinç yaşandı. Fukuyama, “Tarihin Sonu” tezinde, Marks’ın yanıldığını, kapitalizmin yerini alacağı iddia edilen sosyalizmin sona erdiğini; ideal siyasal, toplumsal ve ekonomik sistemin liberalizm olduğunu iddia ediyordu. Ama reel sosyalizmin -Küba ve Kuzey Kore dışında- sona ermiş olması insanlığın sosyal adalet, kardeşçe üretim, hakça paylaşım idealinin sonu demek değil. Solun krizi felsefîdir. Çöken, pozitivizmin sol yanıdır. Batı’nın üvey evladı sol, tarihi, dünyayı ve insanı Batı benmerkezciliğinin çerçevesinden gördü ve gösterdi. Solun sonunu getiren de bu oldu. Türkiye’de sol, haksızlığa karşı çıkma ve adalet arayışından çok Batılı modernleşmenin katı pozitivist şekli olarak tezahür etti. Kapitalizme kendi öz dinamikleriyle direnen halkı anlamak yerine, ithal şablonlara sıkıştırmaya çalıştı. Türk solunun ilk dönemlerinden beri sorduğu soruların “irapta mahalli olmadığından” cevaplar dışarıda arandı ve sol dışarıya bağlandıkça özüne ve halkına yabancılaştı. İnsanlık sömürüye, ayrımcılığa, dışlanmaya karşı bütün toplumsal hareketlerin uzlaşma, hoşgörü ve dayanışma içerisinde kimliklerini koruyarak bir araya gelecekleri yeni bir adalet mücadelesine şiddetle muhtaç. Çözüm, medeniyetimizin değerlerini kuşanmak ve hakça düzenin Hakk’tan kopuk olamayacağını idrak etmek.

Paylaş Tavsiye Et