Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (February 2010) > Dünya Ekonomi > Kapitalizmi, kapitalistlere bırakmamak
Dünya Ekonomi
Kapitalizmi, kapitalistlere bırakmamak
Sadık Ünay
KA­Pİ­TA­LİZ­MİN ta­rih­sel ev­ri­mi ve or­ta­ya çı­kan in­sa­ni-ku­rum­sal hi­ka­ye­ler tüm tah­min edi­le­bi­lir­lik­le­ri­ne rağ­men in­sa­nı şa­şırt­mak­tan bir tür­lü vaz­geç­mi­yor. Ge­ri­de bı­rak­tı­ğı­mız yüz­yı­lın son yıl­la­rı ile 21. yüz­yı­lın ilk bir kaç yı­lın­da bor­sa ve fi­nans pi­ya­sa­la­rın­da ya­şa­nan sert iniş-çı­kış­la­rı anım­sar mı­sı­nız? An­lı şan­lı şir­ket­le­rin ilk de­fa ka­mu­ya arz (Ini­ti­al Pub­lic Of­fe­ring-IPO) me­ra­sim­le­ri için arz-ı en­dam et­tik­le­ri, de­va­sa ban­ka­la­rın da­nış­man kol­tuk­la­rın­da et­raf­la­rı­na bir gü­ven ha­le­si yay­ma­ya ça­ba­la­dık­la­rı, ma­ce­ra­cı ya­tı­rım­cı­la­rın ise bü­yük bir he­ye­can­la zen­gin ola­cak­la­rı ya da var­la­rı­nı yok­la­rı­nı kay­be­de­cek­le­ri gü­nü bek­le­dik­le­ri en­te­re­san za­man­lar­dı. İle­ti­şim de­vi AT&T ve bi­li­şim ha­ri­ka­sı Go­og­le gi­bi göz­de şir­ket­ler hep bu za­man di­li­min­de hal­ka arz olun­du­lar.
Pe­ki, ta­rih bo­yun­ca ya­şa­nan en bü­yük çap­ta­ki IPO ne za­man ger­çek­leş­ti der­si­niz; 1990’la­rın so­nu ya da 2000’le­rin ba­şın­da mı? Şa­şı­ra­cak­sı­nız bel­ki ama dün­ya IPO re­ko­ru Mart ayı­nın (2008) or­ta­la­rın­da hem de kre­di kar­tı şir­ke­ti VI­SA’nın ka­mu­ya ar­zın­da kı­rıl­dı. Yak­la­şık do­kuz ay­dır kü­re­sel fi­nans ile il­gi­le­nen tüm oyun­cu ve de­net­çi­le­rin, kre­di sı­kış­ma­sın­dan, li­ki­di­te yok­lu­ğun­dan, kriz sin­yal­le­rin­den bah­set­ti­ği bir or­tam­da, hem de bir kre­di kar­tı fir­ma­sı­nın hal­ka sa­tış iha­le­sin­de, tam 18 mil­yar do­lar­lık re­kor bir hal­ka arz, New York bor­sa­sın­da ger­çek­leş­ti. Bu­nu kü­re­sel kri­zin so­nu­na gel­di­ği­miz şek­lin­de mi, yok­sa du­man­lı ha­va­da bi­ri­le­ri­nin da­ha faz­la tat­lı kâr yap­ma pe­şin­de koş­tu­ğu­na de­lil ola­rak mı oku­mak ge­re­kir, di­ler­se­niz ona bi­raz­dan ka­rar ve­re­lim.
Şim­di si­ze ka­pi­ta­liz­min “et­me kom­şu­na, ge­lir ba­şı­na” ne­vin­den ib­re­ta­miz yan­sı­ma­la­rı ve kon­jonk­tü­rel dal­ga­lan­ma­la­rı iyi de­ğer­len­dir­me sa­na­tı üze­ri­ne bir hi­ka­ye: Yıl 1998, Uzun Va­de­li Ser­ma­ye Yö­ne­ti­mi (LTCM) -doğ­ru­su Kı­sa Dö­nem­li Ser­ma­ye Sim­sar­lı­ğı ol­ma­lıy­dı- ad­lı ya­tı­rım fo­nu 500 mil­yon do­lar­lık na­kit kay­na­ğı­na kar­şın tam 1,5 tril­yon do­lar­lık bir fi­nan­sal yü­küm­lü­lü­ğün al­tı­na gir­miş­tir. Dö­ne­min FED Baş­ka­nı William McDo­no­ugh bü­yük Ame­ri­kan ban­ka­la­rı­na bir çağ­rı ya­pa­rak kü­re­sel yan­sı­ma­la­rı ola­bi­le­cek bir kri­zi ön­le­mek ama­cıy­la LTCM için or­tak bir kur­tar­ma pla­nı ha­zır­la­ma­la­rı­nı is­ter. Bu çağ­rı Wall Stre­et’te­ki “tom­bul ke­di” pat­ron­lar ve fi­nans oli­gar­şi­si için sos­yal so­rum­lu­luk is­pat­la­ma an­la­mın­da bu­lun­maz bir fır­sat­tır. An­cak fi­nan­sal ku­ru­luş­la­rın da ken­di­le­ri­ne has ka­rak­ter­le­ri var­dır. Ken­di­ne aşı­rı gü­ven­li, ma­ço, pu­ro tüt­tü­ren ve se­vim­siz ka­pi­ta­list ka­rak­te­riy­le bi­li­nen ABD’nin be­şin­ci bü­yük ya­tı­rım ban­ka­sı Be­ar Ste­arns’ün pat­ron­la­rı bu pla­na şid­det­le kar­şı çı­kar ve di­ğer ban­ka­lar­la ça­tış­ma uğ­ru­na pla­nın dı­şın­da ka­lır­lar. An­cak gel za­man git za­man, se­kiz ABD re­ses­yo­nu ve Bü­yük Buh­ran’ı sağ sa­lim at­la­tan 85 ya­şın­da­ki Be­ar Ste­arns, son ay­lar­da­ki kre­di sı­kış­ma­sı­na da­ya­na­maz. Di­ğer pi­ya­sa oyun­cu­la­rı­nın “zor za­man­la­rı”nı iyi de­ğer­len­dir­me­siy­le bi­li­nen New York’un say­gın imaj­lı ban­ka­sı JP Mor­gan, ABD yö­ne­ti­mi ile sı­kı bir pa­zar­lı­ğa gi­re­rek ra­ki­bin­den on yıl ön­ce­si­nin rö­van­şı­nı alır. Hem de öy­le bir alır ki, Be­ar Ste­arns’ün 30 mil­yar do­lar­lık ba­tık borç­la­rı­nı Ame­ri­kan ha­zi­ne­si­ne dev­ret­mek kay­dıy­la, iyi za­ma­nın­da 25 mil­yar do­lar de­ğer bi­çi­len ban­ka­ya 250 mil­yon do­lar gi­bi cü­zi bir meb­la­ğa ta­bir ca­iz­se “ko­nar”. Sa­tış­tan son­ra bu ra­kam mi­zah ko­nu­su edi­lip ki­mi sa­nat­çı ve işa­dam­la­rı Be­ar Ste­arns’ün ban­ka bi­na­sı­nın de­ğe­rin­den da­hi dü­şük bu “ke­le­pir” sa­tı­şa şah­si ser­vet­le­riy­le da­hi ta­lip ola­bi­le­cek­le­ri­ni be­lir­tir­ler. Za­ten ay­nı JP Mor­gan, İn­gil­te­re’de ba­tık mort­ga­ge kre­di­le­ri ne­de­niy­le kay­yu­ma dev­re­di­len Nort­hern Rock ban­ka­sın­dan da “avan­taj­lı şart­lar­da” önem­li bir his­se al­mış­tır. De­mek ki bi­ri­le­ri, kriz or­ta­mın­da da fi­nan­sal pi­ya­sa­lar­da “iyi gün­ler” ola­bi­le­ce­ği­ne inan­mak­ta ve bu­na gö­re stra­te­ji be­lir­le­mek­te­dir­ler.
Kü­re­sel pi­ya­sa­lar­da 2007’nin ikin­ci ya­rı­sın­da baş­la­yıp ar­tan bir şid­det­le bu­gü­ne ka­dar sü­ren fi­nan­sal dal­ga­lan­ma ve kre­di sı­kış­ma­sı­nın ulus­la­ra­ra­sı fi­nans mi­ma­ri­si­ne et­ki­le­ri ba­kı­mın­dan ta­ri­hî bir önem ta­şı­dı­ğı nok­ta­sın­da ar­tık her­kes hem­fi­kir. Ge­or­ge So­ros’tan Alan Gre­ens­pan ve Jo­seph Stig­litz’e ka­dar kü­re­sel eko­no­mik sis­te­mi yo­rum­la­yan pek çok “oto­ri­te” İkin­ci Dün­ya Sa­va­şı’ndan hat­ta 1929 Buh­ra­nı’ndan bu ya­na en cid­di fi­nan­sal kriz­le kar­şı kar­şı­ya ol­du­ğu­mu­zu ıs­rar­la be­lir­ti­yor. Ta­bii gel­di­ği­miz nok­ta­da olu­şan sis­te­mik kri­zi te­tik­le­yen di­na­mik­le­rin bel­li çı­kar­lar doğ­rul­tu­sun­da adım adım ve bi­linç­li bir şe­kil­de şe­kil­len­di­ril­me­si­ne ses­siz ka­lan hat­ta kat­kı­da bu­lu­nan­la­rın yap­tık­la­rı fe­la­ket tel­lal­lı­ğı da ay­nı de­re­ce­de inan­dı­rı­cı­lık­tan uzak.
Son dö­nem fi­nan­sal ka­pi­ta­liz­mi­nin üze­rin­de in­şa edil­di­ği “fun­da­men­ta­list” pi­ya­sa­cı yö­ne­tim fel­se­fe­si, pi­ya­sa ak­tör­le­ri­ni bi­linç­li bir şe­kil­de asi­met­rik bil­gi kay­nak­la­rı­nı her tür­lü ah­la­ki kay­gı­dan uzak bi­çim­de kul­la­nıp kâr mak­si­mi­zas­yo­nu­na odak­lan­ma­ya sevk edi­yor. Acı­ma­sız re­ka­bet, hırs ve kor­ku üze­ri­ne ku­ru­lan bir dü­zen­de “sos­yal so­rum­lu­luk” kav­ra­mı da tüm an­la­mı­nı yi­ti­ri­yor. Fi­nan­sal pi­ya­sa­lar­da müş­te­ri­le­re su­nu­lan ürün yel­pa­ze­si de za­ten mo­ral an­lam­da so­rum­suz­luk ve ki­şi­sel ka­za­nı­mın top­lum­sal so­nuç­la­rı­nı tüm­den göz ar­dı et­me­ye da­ya­lı bi­çim­de di­zayn edil­mi­yor mu? Fi­nan­sal ka­pi­ta­liz­min “ma­de in USA” son sü­rü­mü hiç­bir gü­ven, bağ­lı­lık ya da uzun dö­nem­li sa­da­kat iliş­ki­si­nin ol­ma­dı­ğı; son de­re­ce hi­ye­rar­şik; his­se­dar ta­kın­tı­lı ve acı­ma­sız bir yö­ne­tim mo­de­li­nin fark­lı teo­ri ve uy­gu­la­ma­lar­la ko­di­fi­ye edil­miş şek­li­ni tem­sil edi­yor. Pi­ya­sa fun­da­men­ta­liz­mi­nin fi­kir ba­ba­sı Milton Fri­ed­man bi­le “öz­gür top­lu­mu­mu­zun te­mel­le­ri­ni en de­rin­den sar­sa­cak eği­lim­ler­den bi­ri, şir­ket yö­ne­ti­ci­le­ri­nin his­se­dar­la­rı­nın kâr­la­rı­nı art­tır­mak­tan baş­ka sos­yal bir so­rum­lu­luk ta­nı­ma­ma­la­rı­dır” di­ye­rek du­ru­mun has­sa­si­ye­ti­ne dik­kat çe­kmişti.
De­rin­lik­li bir ana­liz­le, son dö­nem­de­ki kre­di sı­kış­ma­sı ve bir­bi­ri ar­dı­na pat­la­yan fi­nan­sal skan­dal­lar­la as­lın­da sa­de­ce ulus­la­ra­ra­sı ban­ka­cı­lık ya da fi­nan­sal sis­te­min de­ğil, in­sa­ni/ah­la­ki her tür­lü kay­gı­yı kâr hır­sı­nın ar­ka­sı­na atan ka­pi­ta­list or­ga­ni­zas­yon mo­de­li­nin cid­di bir sı­nav­dan geç­ti­ği söy­le­ne­bi­lir. Bu­ra­da söz ko­nu­su olan as­la “ser­best pi­ya­sa” de­ğil; ak­si­ne spe­kü­las­yo­na açık bir or­tam­da “Ali Cen­giz oyun­la­rı” ile ye­ni fi­nan­sal ürün­ler icad edip dev­let des­te­ğiy­le pa­zar­la­yan “dâ­hi­ler”in önü­nü açan, iş­ler ters git­ti­ğin­de ise fa­tu­ra­yı mer­kez ban­ka­la­rın­dan baş­la­yıp hal­ka uza­nan bir çiz­gi­de mil­yon­la­ra ke­sen fır­sat­çı ka­pi­ta­list or­ga­ni­zas­yon mo­de­li­dir. Kriz­ler­le ma­lul olan bu mo­del, ar­tık mi­adı­nı dol­dur­muş­tur. Şu an ka­pi­ta­list dün­ya­nın bir ye­rin­de bir­kaç dâ­hi fi­nan­sör pe­ka­la ye­ni icad et­tik­le­ri ve bir son­ra­ki kri­zi te­tik­le­ye­cek olan fi­nan­sal ürün­le­ri pi­ya­sa­ya sun­ma­ya ha­zır­la­nı­yor ola­bi­lir­ler. Kü­re­sel ısın­ma­ya pa­ra­lel ola­rak fi­nan­sal ısın­ma­nın da ar­tık zir­ve yap­tı­ğı ke­sin­dir. Bu son kriz­le il­gi­li kon­jonk­tü­rel ge­liş­me­ler ne olur­sa ol­sun; in­sa­nı, top­lu­mu, çev­re­yi, ah­la­kı, ge­le­ce­ği cid­di­ye alan ve sağ­lı­ğı “ban­ker­le­rin pu­ro­su­nun ka­li­te­si”ne in­dir­ge­ne­me­yen bir pi­ya­sa mo­de­li­ne olan ih­ti­yaç her za­man­kin­den faz­la­dır. Ez­cüm­le ka­pi­ta­lizm, ka­pi­ta­list­le­re bı­ra­kıl­ma­ya­cak ka­dar önem­li­dir.

Paylaş Tavsiye Et