Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (March 2010) > Türkiye Ekonomi > Yeni dönem ekonomi politikaları
Türkiye Ekonomi
Yeni dönem ekonomi politikaları
Ömer Bolat
TÜR­Kİ­YE, son 4 yıl­dır sa­hip ol­du­ğu si­ya­sî is­tik­rar sü­re­ci ve gü­ven or­ta­mı­nın bir­çok mak­ro gös­ter­ge­de­ki olum­lu yan­sı­ma­la­rı­nı ya­şı­yor. Bu olum­lu ge­liş­me­le­rin ba­şın­da eko­no­mi­nin bi­ri­kim­li ola­rak %35 ora­nın­da bü­yü­me­si, ih­ra­ca­tın %125 ora­nın­da art­ma­sı, enf­las­yo­nun tek ha­ne­li ra­kam­la­ra dü­şü­rül­me­si ge­li­yor. Ay­rı­ca özel­leş­tir­me­le­rin hız­lan­dı­rıl­ma­sı, fa­iz yü­kü­nün büt­çe için­de­ki pa­yı ile ka­mu borç­la­rı­nın mil­li ge­li­re ora­nı­nın bü­yük öl­çü­de dü­şü­rül­me­si, özel sek­tör ya­tı­rım­la­rı ve ya­ban­cı ya­tı­rım­lar­da­ki bü­yük ar­tış­lar da son yıl­lar­da eko­no­mi ala­nın­da­ki önem­li ba­şa­rı­lar ara­sın­da yer alı­yor.
Tür­ki­ye eko­no­mi­si­nin ya­kın geç­mi­şin­de ka­mu ma­li­ye­si ve ma­lî sek­tör­de ya­şa­nı­lan yan­gın­la­rın sön­dü­rül­me­si mem­nu­ni­yet ve­ri­ci­dir. An­cak, di­ğer ta­raf­tan eko­no­mi­de or­ta­ya çı­kan ye­ni sı­kın­tı­la­rı da göz­den ka­çır­ma­mak ge­re­ki­yor. Bü­yü­yen, üre­ten, ih­ra­cat ya­pan Tür­ki­ye eko­no­mi­sin­de ci­ro­lar ar­tar­ken; kâr­lı­lık aza­lı­yor, ya­pı­sal dö­nü­şü­me uyum zor­luk­la­rı ya­şa­nı­yor. Dış ti­ca­ret ve ca­ri iş­lem­ler açık­la­rı ge­rek Mer­kez Ban­ka­sı’nın yük­sek fa­iz­de­ki ıs­ra­rıy­la dö­viz ku­ru­nun dü­şük kal­ma­sı, ge­rek Uzak­do­ğu mal­la­rı it­ha­la­tın­da­ki pat­la­ma, ge­rek­se pet­rol ve do­ğal­gaz fi­yat­la­rın­da­ki ola­ğa­nüs­tü ar­tış ne­de­niy­le hız­la bü­yü­yor. Öte yan­dan, geç­ti­ği­miz yıl 1,3 mil­yon ki­şi­ye ye­ni is­tih­dam im­ka­nı sağ­lan­ma­sı­na rağ­men iş­siz­li­ğin azal­tı­la­ma­ma­sı cid­di bir sı­kın­tı oluş­tu­ru­yor. Hem iş­gü­cü pi­ya­sa­sı­na her yıl gi­ren 700 bin in­sa­na, hem de mev­cut 2,7 mil­yon iş­si­ze is­tih­dam ya­ra­tıl­ma­sı aci­len çö­züm bek­le­yen bir so­run ola­rak önü­müz­de du­ru­yor.
Tür­ki­ye’de re­el sek­tör bu­gün ye­ni mey­dan oku­ma­lar­la kar­şı kar­şı­ya­dır. Bun­lar­dan bi­rin­ci­si, kü­çük öl­çek­li iş­let­me­le­rin, kü­re­sel­leş­me rüz­gar­la­rı­nın gü­cüy­le hız­la ge­li­şen dev öl­çek­li şir­ket­ler kar­şın­da ayak­ta dur­mak­ta ve tü­ke­tim ka­lıp­la­rı­nın, trend­le­rin yer de­ğiş­tir­di­ği ye­ni dö­ne­min şart­la­rı­na uyum sağ­la­mak­ta zor­lan­ma­sı­dır. İkin­ci­si, Türk şir­ket­le­ri­nin ge­nel ola­rak, hız­la bü­yü­yen/ge­li­şen Do­ğu As­ya eko­no­mi­le­ri­nin re­ka­bet gü­cü ve dü­şük ma­li­yet­le­riy­le mü­ca­de­le et­mek­te bü­yük güç­lük­ler ya­şa­ma­sı­dır. Bu­gün, Tür­ki­ye Uzak­do­ğu ül­ke­le­ri ile ti­ca­ret­te 1’e 10, hat­ta 1’e 13’e va­ran açık­lar ve­ri­yor. Üçün­cü­sü ise, sert kü­re­sel re­ka­bet şart­la­rı­na rağ­men re­el sek­tö­rün ve üre­ten ke­si­min ma­li­yet gir­di­le­ri­nin (ham­mad­de, elek­trik, akar­ya­kıt, si­gor­ta prim­le­ri, ver­gi gi­bi) dış ra­kip­le­re gö­re çok yük­sek se­vi­ye­ler­de bu­lun­ma­sı­dır.
El­bet­te ki, bu mey­dan oku­ma­la­ra si­hir­li çö­züm­ler bul­mak ko­lay de­ğil. Tür­ki­ye’nin da­ha bir­kaç se­ne ön­ce­si­ne ka­dar büt­çe­siy­le, ban­ka­la­rıy­la, ha­zi­ne­siy­le, borç­la­rıy­la en­kaz ha­li­ne ge­ti­ril­miş; büt­çe ge­lir­le­ri­nin ta­ma­mı­nın da­hi fa­iz öde­me­le­ri­ne ye­tiş­me­di­ği bir eko­no­mi ol­du­ğu da unu­tul­ma­ma­lı­dır. An­cak, 1990’la­rı ka­yıp yıl­lar ola­rak ge­ri­de bı­ra­kan Tür­ki­ye’nin ye­ni kriz­ler ya­şa­ma lük­sü kal­ma­dı. Su­nî gün­dem­ler­le meş­gul ol­ma­dan, si­ya­sî ve eko­no­mik is­tik­ra­rı ko­ru­ma­da, si­ya­set­çi­sin­den bü­rok­ra­tı­na, işa­da­mın­dan sen­di­ka­cı­sı­na, STK yö­ne­ti­ci­sin­den med­ya men­su­bu­na ka­dar her­ke­se önem­li so­rum­lu­luk­lar düş­mek­te­dir.
Her şey­den ön­ce, eko­no­mi­de “ola­ğa­nüs­tü hâl uy­gu­la­ma­sı”ndan “nor­mal­leş­me sü­re­ci”ne ge­çi­şin ve ma­lî pi­ya­sa­lar kon­tro­lün­de­ki “bek­le­yiş­ler eko­no­mi­si”nden “re­el sek­tör eko­no­mi­si”ne ge­çi­şin ta­mam­lan­ma­sı­nın za­ma­nı gel­miş­tir. Eko­no­mi po­li­ti­ka­la­rı­nın ye­ni he­def­le­ri, sa­na­yi­nin -bil­has­sa ima­lat sa­na­yii­nin- ve hiz­met­ler sek­tö­rü­nün güç­len­di­ril­me­si, ara mal üre­ten yan sa­na­yi­ile­rin, KO­Bİ’le­rin des­tek­len­me­si, re­ka­bet­çi üre­tim ve ya­tı­rım için ener­ji, si­gor­ta pri­mi gi­bi ma­li­yet­le­ri­nin aşa­ğı­ya çe­kil­me­si, dış ti­ca­ret ve ca­ri iş­lem­ler açık­la­rı­nın azal­tıl­ma­sı, sos­yal gü­ven­lik açık­la­rı­nın dü­şü­rül­me­si ve or­ta di­re­ğin güç­len­di­ril­me­si ol­ma­lı­dır. Tür­ki­ye’nin ma­li po­li­ti­ka­la­ra da­ya­lı kriz­den çı­kış stra­te­ji­siy­le ar­tık yol al­ma­sı müm­kün de­ğil. Bu­gün, re­ka­bet gü­cü­ne da­ya­lı üre­ti­mi, yük­sek is­tih­da­mı ve ih­ra­cat­ta sür­dü­rü­le­bi­lir bü­yü­me­yi amaç­la­yan bir eko­no­mik atı­lım prog­ra­mı­na ih­ti­yaç var­dır.
Bu amaç­la ül­ke eko­no­mi­si ve or­tak ge­le­ce­ği­miz açı­sın­dan be­şe­rî ser­ma­ye­nin ge­liş­ti­ril­me­si ol­duk­ça önem­li­dir. Or­tak ge­le­cek de an­cak or­tak akıl­la in­şa edi­lir. Bu ne­den­le, Tür­ki­ye’nin ge­le­cek ne­sil­le­ri için özel bir “ya­tı­rım fo­nu” ku­ru­la­bi­lir. Bir­çok ül­ke­de ge­le­cek ne­sil­le­re güç­lü bir eko­no­mik mi­ras ta­şı­ya­bil­mek için bu tür ya­tı­rım fon­la­rı ku­rul­muş­tur. Tür­ki­ye de, ka­mu­dan ve özel sek­tör­den pro­fes­yo­nel ida­re­ci­le­rin yö­ne­ti­min­de ça­lı­şa­cak ve TBMM’ye kar­şı so­rum­lu ola­cak böy­le bir fon oluş­tu­ra­bi­lir. Bu fo­nun ser­ma­ye­si ise, TMSF’nin var­lık sa­tış­la­rın­dan sağ­la­na­bi­lir. Ay­rı­ca,yurt­dı­şın­da­ki Türk bi­lim di­as­po­ra­sı­na ül­ke­mi­ze dö­ne­rek hiz­met et­me­le­ri ko­nu­sun­da hü­kü­met­çe bir çağ­rı ya­pıl­ma­lı ve bu in­san­lar için uy­gun ça­lış­ma or­tam­la­rı oluş­tu­rul­ma­lı­dır.
Dış ti­ca­ret açı­ğı ve ca­ri açı­ğın azal­tıl­ma­sı için, ih­ra­ca­ta dö­nük sek­tör­ler­de ve­rim­li­lik ar­tı­şı­nın sür­dü­rül­me­si zo­run­lu­dur. Ve­rim­lik ar­tı­şı­nın yo­lu ise, mar­ka ve tek­no­lo­jik ye­ni­lik­ler ile kat­ma de­ğe­rin ar­tı­rıl­ma­sın­dan geç­mek­te­dir. Mer­kez Ban­ka­sı’nın aşı­rı tem­kin­li yük­sek fa­iz po­li­ti­ka­sı ye­ri­ne, ted­ri­ci in­di­rim­le­re de­vam et­me­si Tür­ki­ye’nin ko­şul­la­rı için da­ha uy­gun bir se­çe­nek­tir. Ka­mu ma­li­ye­sin­de­ki har­ca­ma­la­rın ka­li­te­si­nin iyi­leş­ti­ril­me­si çer­çe­ve­sin­de sağ­lık, eği­tim ve AR-GE gi­bi ve­rim­li­li­ğe yö­ne­lik har­ca­ma­la­ra ağır­lık ve­ril­me­li­dir. İs­tih­da­mı ar­tır­mak/iş­siz­li­ği azalt­mak için, her şey­den ön­ce bü­yü­me­nin %7’nin al­tı­na düş­me­me­si ve ih­ra­cat­ta­ki ar­tış tren­di­nin sür­dü­rül­me­si ge­re­kir. %43’lük is­tih­dam ver­gi­si­nin %25 se­vi­ye­si­ne aşa­ma­lı ola­rak dü­şü­rül­me­si bir za­ru­ret­tir. So­run­la­rın gi­de­rek bü­yü­dü­ğü sos­yal gü­ven­lik sis­te­min­de, eko­no­mi­nin ye­ni şart­la­rı da göz önü­ne alı­na­rak iyi­leş­tir­me­ler ya­pıl­ma­lı­dır. Ni­san ayın­da TBMM’de ka­bul edi­le­rek ya­sa­la­şan Sos­yalGü­ven­lik Re­for­mu da bu nok­ta­da önem­li bir adım­dır.
İs­tih­da­mın %61’ini kar­şı­la­yan KO­Bİ’le­ri güç­len­dir­mek, iş­siz­li­ği azalt­mak için en iyi ça­re­dir. KO­Bİ’ler ve es­naf­lar eko­no­mi­de­ki ye­ni dö­nem şart­la­rı­na uyum sağ­la­ya­bil­mek için eği­tim prog­ram­la­rı­na şid­det­le ih­ti­yaç du­yu­yor­lar. KO­Bİ’le­re ve­ri­len teş­vik­ler eği­tim prog­ram­la­rıy­la des­tek­len­me­li­dir. Ay­rı­ca, bü­yük fir­ma­lar çok iyi im­kan­lar­da kre­di ala­bi­lir­ken; KO­Bİ’ler ser­ma­ye pi­ya­sa­la­rı­na eriş­mek­te cid­di zor­luk­lar­la kar­şı­la­şı­yor. KO­Bİ’le­rin ser­ma­ye pi­ya­sa­la­rı­na eri­şi­mi ko­lay­laş­tı­rıl­ma­lı ve KO­Bİ’le­rin kul­lan­dı­ğı kre­di­ler­de­ki dam­ga ver­gi­si, harç ve Ban­ka-Si­gor­ta Mu­ame­le­le­ri Ver­gi­si (BSMV) kal­dı­rı­la­rak fi­nans­man ma­li­ye­ti dü­şü­rül­me­li­dir.
Bu­gü­nün Tür­ki­ye­si, dü­nün Tür­ki­ye­si’nden da­ha iyi­dir. Ama ya­rı­nın Tür­ki­ye­si, bu­gü­nün Tür­ki­ye­si’nden da­ha iyi ol­mak zo­run­da­dır. Dün­ya are­na­sın­da­ki aman­sız re­ka­bet ve bü­yü­me ya­rı­şın­da ile­ri git­mek, hal­kı­mı­za da­ha mü­ref­feh ve hu­zur­lu bir Tür­ki­ye bı­rak­mak için “is­tik­rar ve yük­se­li­şi” bir­lik­te ba­şar­mak zo­run­da­yız.

Paylaş Tavsiye Et
Türkiye Ekonomi
DİĞER YAZILAR