Panorama
Terörün gölgesinde siyasi hareketlilik
Hakkari’de Dağlıca baskınında 12 askerin şehit edilmesi ve 8 askerin kaçırılması, Kuzey Irak’a operasyon düzenlenmesi konusunda hükümeti harekete geçirdi. 17 Ekim’de TBMM’den çıkarılan “Başbakanlık Tezkeresi”ni de arkasına alan hükümet, Iraklı ve ABD’li üst düzey yetkililerle olası bir operasyon konusunda görüşmelere başladı. Bu vesileyle Başbakan Erdoğan ve beraberindeki heyet, Başkan Bush ile görüşmek üzere 5 Kasım’da ABD’ye gitti. Beyaz Saray’daki görüşmeler sonrası ABD ile Türkiye arasında PKK’ya karşı anlık istihbarat paylaşımına öncelik verilmesi, Türkiye-Irak-ABD arasında üçlü askerî yapı kurulması ve terör örgütü PKK’nın ortak düşman kabul edilmesi konularında mutabakat sağlandı. Vakit kaybetmeden “üçlü mekanizma” devreye sokularak, ABD Genelkurmay Başkan Yardımcısı Orgeneral James Cartwright ile Irak’taki ABD güçlerinin komutanı Orgeneral David Petraeus ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ergin Saygun 20 Kasım’da Genelkurmay Başkanlığı’nda bir araya geldi. 24 Kasım’da da ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Bantz Craddock ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt Ankara’da görüştü. Böylesine hassas bir konuda üçlü mekanizmanın görüşmeleri devam edeceğe benziyor.
Öte yandan 21 Ekim’de PKK’nın Dağlıca’daki baskınında kaçırılan 8 asker, içinde Irak Savunma Bakanı Abdülkadir Muhammed Casim ve koalisyon güçlerinin komutanı David Petraeus’un da bulunduğu bir uçakla Diyarbakır’a getirildi. DTP milletvekilleri, askerlerin kendilerine teslim edildiğine dair açıklama yapsa da bu bilgi doğrulanmadığı gibi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kuzey Irak’a giden DTP’li milletvekilleri Osman Özçelik, Aysel Tuğluk ve Fatma Kurtulan hakkında inceleme başlattı. 8 asker ise, “Memuriyet görevinin gereklerine aykırı hareket etmek”, “askerî disiplinin aşırı şekilde sarsılması”, “emre itaatsizlikte ısrar” ve “yurtdışına firar” suçlarından Van’da tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Askerlerin geri dönüşü konusunda DTP’nin rolü tartışılırken, partinin 8 Kasım’da yapılan olağanüstü kongresi de ortalığı iyice kızıştırdı. Kongrede genel başkanlığa seçilen Nurettin Demirtaş’ın, demokratik özerklik taleplerini yinelemesi ve parti meclisi üyesi Selma Irmak’ın da “Tek bayrak, tek vatan, tek dil ısrarından vazgeçilmelidir” sözleri üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kongreyle ilgili inceleme başlattı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya da, DTP’nin kapatılması istemiyle 20 Kasım’da Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı. Bugünlerde siyasî kulislerde tartışılan konu ise DTP’nin, öncüsü olan DEP’le aynı akıbeti yaşayıp yaşamayacağı.
Tavsiye Et
Sidr kasırgası Bangladeş'i vurdu
Güney Asya ülkelerinden Bangladeş’i etkisi altına alan kasırga, ülkeyi yaşanmaz hale getirdi. Saatteki hızı 250 km olan Sidr kasırgasının etkisiyle ülkenin güneyinde 3 binden fazla insan hayatını kaybetti. Kasırga yüzünden harabeye dönen kıyı kasabalarında yaşayan bir milyon kadar kişi tahliye edildi. Ülkenin güneyinde 7 milyon kişi doğal felaketten etkilenirken; kıyı bölgelerindeki evlerin %90’ının, pirinç tarlalarınınsa yaklaşık %95’inin yok olduğu açıklandı. Felakette ölü sayısının yüksek olmasının sebebinin iki ay önce verilen yanlış tsunami alarmı olduğu belirtiliyor.
Felaketin duyulmasının hemen ardından pek çok ülke Bangladeş’e yardım eli uzattı. AB, Bangladeş’e 1,5 milyon avro; BM ise, acil yardım ekipleri gönderdi. Hükümet yetkilileri, 140 milyon dolar değerinde uluslararası acil yardım teklifi aldıklarını açıkladı. Coğrafi konumu sebebiyle sık sık Muson yağmurlarının etkisinde kalan Bangladeş’te geçtiğimiz Ağustos ayında da 550 kişi hayatını kaybetmişti.
Tavsiye Et
Siyasette bir nesil gidiyor
Eski başbakan yardımcılarından Erdal İnönü, tedavi gördüğü ABD’nin Houston kentinde 31 Ekim günü hayatını kaybetti. 1926’da Ankara’da dünyaya gelen İnönü, 1947’de fizik lisansı diploması aldıktan sonra ABD’de lisansüstü öğrenimini tamamladı. 1957-1960 yılları arasında ABD’de çeşitli üniversite ve enstitülerde araştırmalar yapan İnönü, ODTÜ’de öğretim üyeliği görevinde de bulundu. Ayrıca TÜBİTAK’ta da müdürlük görevi üstlendi. 1983’te siyasete atılan İnönü, SODEP ve SHP’de genel başkanlık yaptı. 1986’da İzmir Milletvekili seçilen ve 1991’e kadar parlamentoda bu görevine devam eden İnönü, 1991 genel seçimlerinden sonra DYP ile SHP’nin kurduğu koalisyon hükümetinde başbakan yardımcılığı görevinde bulundu. 1995’te de dışişleri bakanı oldu.
Hazırcevaplığı ve esprileriyle siyasete renk katan İnönü’nün ölüm haberi siyasiler ve akademik çevreler tarafından üzüntüyle karşılandı. İnönü’nün naaşı Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Tavsiye Et
Kosova seçimlerinin galibi Taçi
NATO’nun 1999’da gerçekleştirdiği operasyondan bu yana BM’nin kontrolünde bulunan Kosova’da genel seçimler 17 Kasım’da yapıldı. Başkanlığını Haşim Taçi’nin yaptığı Kosova Demokratik Partisi oyların yaklaşık %34’ünü alarak birinci olurken; Demokratik Kosova Birliği Partisi ise %22’lik oy oranıyla ikinci oldu. Kosova’nın Sırbistan’dan ayrılması konusundaki nihai statü görüşmelerinin devam ettiği bir ortamda düzenlenen seçimlere katılım ise %45’te kaldı. 2 milyonluk nüfusunun %90’ı Arnavut olan ve %5’lik Sırp azınlığıyla yıllardır Sırbistan’ın özerk bölgesi konumunda bulunan Balkanların sorunlu bölgesi Kosova’da gözler bağımsızlık ilanının beklendiği 10 Aralık’a çevrildi. Seçimlerden zaferle çıkan Taçi, 1990’ların sonunda yaşanan savaş sırasında Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK)’nun liderlerinden biriydi. Taçi, 10 Aralık’tan sonra uluslararası toplum BM’nin vaat ettiği bağımsızlık için adım atmazsa, kendilerinin tek taraflı olarak bağımsızlık ilan edeceğini açıklamıştı.
Kosova’nın bağımsızlığı konusunda uluslararası toplumda görüş ayrılıkları mevcut. Rusya bağımsızlığa şiddetle karşı çıkarken, ABD destekliyor. AB ise orta yolu bulmaya çalışıyor.
Tavsiye Et
Ankara-Riyad arasında işbirliği artıyor
Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz el-Suud, Avrupa ülkelerine yaptığı ziyaretler çerçevesinde 9 Kasım’da Türkiye’ye geldi. Kral Abdullah tarafından Cumhurbaşkanı Gül’e Kral Abdülaziz Birinci Derece Madalyası sunulurken; Cumhurbaşkanı Gül de Kral Abdullah’a Devlet Şeref Madalyası verdi. Bölgesel sorunların ve ikili ilişkilerin ele alındığı ziyaret sırasında, ABD’de yapılacak Annapolis toplantısı ve Irak ana gündem maddeleriydi. Görüşmeler sonunda Türkiye ile Suudi Arabistan arasında işbirliğine dair ortak bir deklarasyon imzalandı. Deklarasyon, iki ülke arasında terör ve suçla mücadele konularında işbirliğinin artırılmasını öngörüyor. Ekonomik alanda ise, Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması imzalanarak iki ülke şirketlerinin yatırıma teşvik edilmesi, kara, deniz ve hava ulaşımı imkanlarının artırılması, işadamlarına vize kolaylığı sağlanması ve iki ülkenin enerji alanında işbirliği yapması konularında uzlaşıldı. Ayrıca “İstanbul-Mekke Demiryolu Projesi”nin hayata geçirilmesi konusunda da mutabakat sağlandı.
Tavsiye Et
OPEC’in son zirvesi Riyad'da yapıldı
Petrol İhraç Eden Ülkeler (OPEC) Devlet Başkanları Zirvesi, 17-18 Kasım tarihlerinde Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da yapıldı. 3. OPEC zirvesine, OPEC’e üye 12 ülkenin devlet başkanlarının yanı sıra petrol, maliye ve dışişleri bakanları da katıldı. Örgüte üye ülkelerin liderleri, toplantı sonunda “Riyad Deklarasyonu”nu onaylayarak, uluslararası petrol piyasasındaki yeterli tedariki güvence altına alma, çevre korumayı güçlendirme ve gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir kalkınmalarına katkıda bulunma taahhüdünde bulundular. Böylece uluslararası petrol piyasasının istikrarı ve dünya ekonomisinin sürekli refahının gerçekleştirilmesi için, OPEC’e üye ülkelerin yeterli ve zamanında petrol tedariki sağlamaya çalışacakları deklare edilmiş oldu. Ayrıca Ekvador’un örgütün 13. üyesi olması da kabul edildi.
Bağımsız petrol üreten ülkeler arasında işbirliğini geliştirmek amacıyla 1960’ta kurulan OPEC, petrolün fiyatını ve üretim miktarını belirlemesi açısından kartel özelliği taşıyor. Ancak örgütün bu konuda bir yaptırım mekanizması bulunmuyor.
Tavsiye Et
Müşerref koltuğunu bırak(a)mıyor
Pakistan’da 6 Ekim’de yapılan devlet başkanlığı seçimleri sonrası ülkedeki gerilim iyice tırmandı. Seçimlerin sonuçlarının açıklanmasını beklemeyen Devlet Başkanı ve Genelkurmay Başkanı Pervez Müşerref, “ülkedeki aşırı dincilerin isyanı ve yargının müdahaleleri”ni gerekçe göstererek 3 Kasım’da ülkede olağanüstü hal ilan etti ve anayasayı askıya aldı. Aralarında eski Başbakan Benazir Butto’nun da bulunduğu 1.500’den fazla kişi gözaltına alındı. Son gelişmeler üzerine başta ABD olmak üzere uluslararası kamuoyu, Müşerref’ten olağanüstü hal uygulamasına son vermesini, genel seçimlerin yapılmasını ve genelkurmay başkanlığı görevinden ayrılmasını istedi.
Ülkede genel seçimlerin 8 Ocak’ta yapılmasına karar verildi. Uzunca bir süre ev hapsinde tutulan muhalif lider Butto, genel seçimler için resmen aday oldu. 7 yıldır sürgünde bulunan eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif de Suudi Arabistan’dan ülkesine döndü.
Öte yandan Pakistan’da Yüksek Mahkeme, Müşerref’in yeniden devlet başkanı seçilmesine karşı tüm başvuruları reddetti. Müşerref’in ‘sivil’ devlet başkanı olarak yemin edeceği belirtiliyor.
Tavsiye Et
Ortadoğu barışı için Türkiye devrede
Irak ve Filistin-İsrail başta olmak üzere Ortadoğu’nun kriz bölgelerinde barışın sağlanması için Türkiye’nin başlattığı girişimler sürüyor. Bunlardan ilki, Genişletilmiş Irak’a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı; BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, İran Dışişleri Bakanı Manuçer Muttaki, Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier dahil olmak üzere çok sayıda ülkenin dışişleri bakanlarının katılımıyla 3 Kasım’da İstanbul’da gerçekleştirildi. Toplantı sonunda yayımlanan bildiride, terörle mücadele konusuna geniş yer verilerek, Irak ile komşuları arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi ve ülkenin toprak bütünlüğünün korunması çağrısında bulunuldu. Bağdat’ta Irak hükümeti tarafından “genişletilmiş komşular destek mekanizması” oluşturulması kararlaştırıldı.
Bir diğer çaba ise, Filistin ve İsrail barışına katkı amacıyla devlet başkanları Mahmud Abbas ve Şimon Peres’in Türkiye’ye davet edilmesiydi. 2005’te TOBB, Filistin Ticaret, Sanayi ve Tarım Odaları Federasyonu ile İsrail İmalatçılar Birliği’nin bir araya gelmesiyle oluşturulan ve Filistin-İsrail arasında güven artırıcı bir mekanizma olmayı amaçlayan Ankara Forumu çerçevesinde Gül, Peres ve Abbas, Batı Şeria’da organize sanayi bölgesi kurulmasına ilişkin bir mutabakat imzaladı. İki lider ayrıca, TBMM Genel Kurulu’na da hitap etti.
Türkiye’nin öncülüğünde başlatılan söz konusu girişimler nihai hedefine ulaşır mı bilinmez ama Ortadoğu barışına katkı sağlayacak birer adım olarak değerlendirilebilir.
Tavsiye Et
Türkiye'nin önemi artıyor
Türkiye’nin jeo-ekonomik önemi Kasım ayında yapılan açılış ve temel atma törenleriyle bir kat daha arttı. 3 Temmuz 2005’te Başbakan Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis tarafından temelleri atılan Türkiye-Yunanistan doğalgaz boru hattı, 18 Kasım’da İpsala’da düzenlenen törenle açıldı. Hat, Şahdeniz doğalgazını Avrupa’ya taşıyacak. Törene, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Başbakan Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Karamanlis ve diğer üst düzey yetkililer katıldı. Proje kapsamında başlangıçta 250 milyon metreküp Şahdeniz gazını Azerbaycan’dan Avrupa’ya taşıyacak olan hatla, 2012’de Yunanistan’a yılda 3,6 milyar metreküp ve İtalya’ya da 8 milyar metreküp gazın taşınması planlanıyor. Bu hat ile başta Hazar Havzası olmak üzere Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde yer alan büyük doğalgaz kaynakları Türkiye ve Yunanistan üzerinden Avrupa’ya ulaştırılacak. Türkiye bölümü yaklaşık 144 milyon dolara mal olan bu proje, ülkemiz üzerinden Avrupa’ya ihraç edilecek ilk doğalgaz güzergahı olması açısından ayrı önem taşıyor.
“Demir İpekyolu” olarak adlandırılan Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demiryolu projesinin Gürcistan bölümündeki temeli atıldı. Gürcistan’ın başkenti Tiflis’in 15 km dışındaki Marabda istasyonundaki alanda düzenlenen törene Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan cumhurbaşkanları Abdullah Gül, İlham Aliyev ve Mihail Saakaşvili katıldı. 2010 yılında tamamlanması beklenen bu proje, Türkiye’nin “Avrasya açılımı” politikasının önemli bir ayağını oluşturuyor. Zira İstanbul’daki Marmaray’ın da bitmesiyle, Avrupa’dan Çin’e kesintisiz yük taşınabilecek. Bu projenin hayata geçirilmesiyle tarihî İpek Yolu’nun canlandırılacağı belirtiliyor.
Tavsiye Et