İnsan olmak yasaktır!
Bu yasağı bizzat Mustafa Kemal mi koydu, yoksa daha sonra onun üzerinden iktidar mücadelesi verenler mi? Vaka şu: Boyu ve sesi dâhil olmak üzere, Atatürk’e ait her şey mitleştirildi. Karşımızda hayalleri, ihtirasları, sevinç ve kinleri olan normal bir insan yerine, Homerik bir yarı Tanrı, hatta düpedüz Panteon’da oturan bir Zeus vardı.
1930’ların dünya liderlik modeline çok da ters düşmeyen (Stalin, Mussolini, Hitler…) bu mitleştirme operasyonu sadece Türkiye’de bu denli kalıcı oldu. Fakat artık yeni bir dünya kuruluyor ve o dünyada insan potansiyeliyle uyumlu bir yer almak isteyen Türkiye, mitolojik yakın geçmişinden kurtulmak istiyor. Mustafa filmi bu yönde atılmış organize bir ilk adım. Statükocuları kızdırmışa benzese de, statükonun devamına yarayacak bir adım.
H. Emre Bağce, Mustafa Kemal’in mücadelelerle dolu hayatının yalnızlık ve mutsuzlukla da iç içe olduğu gerçeğine işaret ettikten sonra, onu ve benzeri liderleri mitleştiren ideolojilerin insanı nesneleştirdiğini, oysa manevi bir varlık olan insanı merkeze almadıkça insanca bir düzenin kurulamayacağını belirtiyor.
Ayşe Hür, Mustafa Kemal’in Cumhuriyet tarihi boyunca totemleştirildiğini, Latife Hanım romanını yazan İpek Çalışlar ile Mustafa filmini çeken Can Dündar’ın “kutsalı koruma altına alan tabulara dokunma cüretleri” yüzünden aforoz edildiklerini söylüyor. Atatürk’e yönelik totem-tabu kodlarını 1950’lerden itibaren başta DP olmak üzere muhafazakârların da kullandıklarına işaret eden Hür, bu tabular kalkmadan normal bir devlet ve toplum olamayacağımızı vurguluyor.
Bekir Berat Özipek, Mustafa filminin sanılanın aksine resmî ideolojiyi yeni bir ambalajla sunmaktan başka bir şey yapmadığını savunuyor. Cumhuriyet tarihinin en önemli olaylarının filmde bir iki cümleyle geçiştirildiğini söyleyen Özipek, resmî tarih tezi içinde kalınarak bundan ilerisinin yapılamayacağını belirtiyor. Aynı doğrultuda A. Kemal Bersay, “ulu önder Atatürk” söyleminin bu filmle yeniden üretildiğine dikkat çekiyor. Nigar Bulut Tuğsuz ise, yakın tarihin gerçeklerine az çok aşina biri için hiç de ilgi çekici olmayan Mustafa filminin Kemalist çevreler üzerindeki derin etkisinin “zihinsel konforun bozulması”ndan kaynaklandığını vurguluyor.
İnsan olmak zordur!
Paylaş
Tavsiye Et